| Büyük klasikleri okuyup-yazmayı asla öğrenmeyeceksin, ...ebedi ve ezeli gerçekler: | Open Subtitles | لن تتعلم أبدا أن تقرأ وتكتب الدروس الكلاسيكية، والحقائق الخالدة: |
| Rüzgar ile dalgalanan bez arasındaki ebedi aşkı kutlarken bize pek tabii katılabilirsiniz. | Open Subtitles | انكم مدعوون للانضمام إلينا ونحن نحتفل الخالدة علاقة حب بين الرياح وضرب النسيج. |
| Sonsuz bir gerçeğe dayananan ölümsüz bir mitolojiyi keşfedeceksiniz. | TED | ستكتشف انه بداخل الأساطير اللانهائية تكمن الحقيقة الخالدة |
| Sonsuz Pis Koku Çukuru bu. | Open Subtitles | وهو المستنقع من الرائحة الكريهة الخالدة. |
| Frollo ölümlü ruhu için korkulu bir sancı duydu. | Open Subtitles | احس فرولو بالخوف علي روحه الخالدة بعد مماته |
| Köstebek Kadınlar, sırada ne var? | Open Subtitles | إذا , المرأة الخالدة ماذا سيحدث بعد ذلك؟ |
| Hareketin ebedi ve ezeli kusursuz kanunlarının sırlarının sahibi olan Tanrı. | Open Subtitles | الذي كانت خفاياه قوانين الحركة الخالدة و الكاملة. |
| görkemli şehre ve ebedi imparatorluga adıyorum. | Open Subtitles | لهذه المدينة المجيدة وللامبراطورية الخالدة. |
| Senin ebedi ruhun dengede durmakta, şiirlerde değil. | Open Subtitles | روحك الخالدة معلقة في اتزانك وليس في الشعر |
| Işığın ve karanlık gökyüzünün ebedi dansı insanoğlunu binlerce yıldır kendine hayran bıraktı. | Open Subtitles | الرقصة الخالدة للأضواء في سماء الليل أبهرت البشرية لالاف السنين |
| ebedi yaşam sadece ölmeye hazır olanlara gelir. | Open Subtitles | الحياة الخالدة سوف يأتي فقط لأولئك استعداد للموت. |
| İntikamını alıp ruhunu ebedi kusurdan kurtaracak. | Open Subtitles | سيحصل على انتقامه سينجي روحك الخالدة من اللوم |
| ve sizde öylece bırakırsanız onu... Yoksa ölümsüz ruhunuz cehennemin Sonsuz ateşinde sonsuza dek kavrulacaktır! | Open Subtitles | وإلا ستحترق روحكم الخالدة فى نيران جهنم الدائمة |
| İnsanlar kendi aralarında ölüm ve acıdan korkularını konuşurlarmış ama Sonsuz hayattan bahseden yokmuş. | Open Subtitles | وتحدث البشر فيما بينهم عن خوفهم من الموت والألم، ولكن لم يتحدثوا قط عن بشائر الحياة الخالدة |
| Onları geliştirdim, Sonsuz bir hayat verdim. | Open Subtitles | حتى أنقذتهم وطورتهم ومنحتهم الحياة الخالدة |
| Kendini daha büyük şeylere mesela Sonsuz gerçeğe adamıştın. | Open Subtitles | أنت كُنْتَ مكرّسة وقتك أكثر مني بكثير للحقيقة الخالدة |
| Ve farkettim ki ben de bu Sonsuz aşk hikayesinin bir parçasıyım. | Open Subtitles | و حينها أدركتُ بأنني كنتُ جزء من قصة الحب الخالدة |
| Kaç tane servet düşkünü kadını adaletin keskin dişleri arasından alıp Sonsuz kazançlarına döndürdüğün umrumda değil. | Open Subtitles | لست مهتماً كم أعدت من الوريثات الرديئات من براثن فك العدالة إلى أمان مسابحهم الخالدة. |
| Frollo ölümlü ruhu için korkulu bir sancı duydu. | Open Subtitles | احس فرولو بالخوف علي روحه الخالدة بعد مماته |
| Köstebek Kadınlar'a onca sene keçileri kaçırtmadım. | Open Subtitles | لقد ساعدت في الحفاظ على جمعية المرأة الخالدة كل تلك السنوات. |
| Immortal Iron Fist soyundan biri oldum. | Open Subtitles | أصبحت واحداً ضمن سلسلة طويلة من "القبضات الحديدية" الخالدة. |
| Bir çok yara alabilen ama öldürülemeyen ölümsüz varlıklar var. | Open Subtitles | هناك العَديد من الكائِنات الخالدة التي تُـصاب ولكنَّـها لا تموت. |