| Peki beşinci baskının.... bu kutunun içinde işi ne? | Open Subtitles | ماذا تفعل الطبعة الخامسة في هذه الصناديق هنا ؟ |
| Ve fırtına altında tüm beşinci Cadde'yi koştum... | Open Subtitles | وجريت على طول الطريق حتى الجادة الخامسة في عاصفة رعدية |
| Polis tarafından yapılan açıklamada bu sabah erken saatlerde beşinci kurbanın bulunduğu bilgisi doğrulandı. | Open Subtitles | لقد أكتشفت المباحث جثة الضحية الخامسة في الساعات الأولى من الصباح |
| Ben jüri odasında arada beşinci, pled. | Open Subtitles | بالمناسبة، لقد ناشدت المادة الخامسة في غرفة هيئة المحلفين |
| Washington'daki beşinci bölgeyi temsil etmem için beni seçin ben de bu eyaletin geleceği için mücadelede bulunayım. | Open Subtitles | إنتخبوني لأمثل الدائرة الخامسة في واشنطون وسأقاتل لمستقبل هذه الولاية |
| Bu sene bu beşinci. | Open Subtitles | هذه هي المرة الخامسة في هذه السنة |
| Frene bastığımda çatallardan biri kompres yapmadı, o yüzden ön lastik kaydı ve beşinci viteste yoldan çıktım, verilere göre, son hız duvara çarptığımda saatte 270 km hızla gidiyormuşum. | Open Subtitles | أحد المقابض لم تنضغط عندما أردت الفرملة لذا انزلقت المقدمة و انفجر التروس في الدرجة الخامسة في مجال مفتوح و من خلال البيانات يتبين أنني اصطدمت في أقصى سرعتي |
| Sahadaydık ve beşinci aşamadaydı. | Open Subtitles | لقد كان في المرحلة الخامسة في الميدان |
| Planındaki beşinci adım | Open Subtitles | .الخطوة الخامسة في خطته |
| Kemere beşinci çentik mi? | Open Subtitles | فريستنا الخامسة في الانتظار؟ |
| Dosyalarınızdaki beşinci doküman. | Open Subtitles | .الوثيقة الخامسة في ملفاتك |
| Ailedeki beşinci Sarah'ım. | Open Subtitles | (ساره) الخامسة في العائلة |