| Sana bir hizmet sunuyorum ve karşılığında paramı almayı hak ediyorum. | Open Subtitles | أنا أزودكِ مع الخدمه وأستحق ان تدفعي لي مقابل هذه الخدمة |
| Ellerimiz o kadar yumuşak değil ama hizmet edebilir. | Open Subtitles | أيادينا ليست ناعمه لكنها قادره على الخدمه |
| Hayır, odayı henüz terk etmiştim, servis masasını almak için. | Open Subtitles | لا .. لا .. تركته فوراً و أَخذت صينية الخدمه. |
| O halde neden servis tepsisini odasında göremedim? | Open Subtitles | لماذا لم أَرى صينية الخدمه في غرفته إذن ؟ |
| Ortağın görevden alınırsa, onun için daha iyi olur. | Open Subtitles | سيكون من الجيد ان يتنازل شريكك عن الخدمه |
| 12 saat kamu hizmeti yapınca nokta silinecektir. | Open Subtitles | هو سيقوم بإزاله النقطه حالما تقوم بعمل 12ساعه من الخدمه الإجتماعيه |
| Eskort servisi boş olduğumu söylemiştir sana. | Open Subtitles | بالتأكيد طاقم الخدمه أخبرك بأننى كنت ثلاثة |
| Ellerimiz o kadar yumuşak değil, ama hizmet edebilir. | Open Subtitles | أيادينا ليست ناعمه لكنها قادره على الخدمه |
| Hey, Ackerman,Senin hizmet vermenin bir yolu varmı? | Open Subtitles | هيه , ايكرمان , كيف تاتى لك ان تنضم الى الخدمه على ايه حال ؟ |
| hizmet edilecek bir hayat. İstersen, senindir. | Open Subtitles | إنها حياه فى الخدمه إذا أردتها فهى لك من كل قلبى |
| Sadece onurlu bir insan olarak hizmet edebilirim. | Open Subtitles | ليست حريتى ما أسعى اليها فقط أريد الخدمه بشرف |
| Böyle boktan bir hizmet sonrası alın teriyle kazandığın o parayı hak ediyorlar mı sence? | Open Subtitles | ، لحظه أتظن أنهم يستحقونك مالك الذ أكتسبته بعرق جبينك من أجل هذه الخدمه ؟ |
| İyi günler. Gizli servis. Jad Jamal'la konuşmamız lazım. | Open Subtitles | مساء الخيرنحن من الخدمه السريه نريد التحدث مع جاد جمال |
| servis berbattı ve ıstakoz yenmez haldeydi. | Open Subtitles | و الخدمه كانت سيئه ..و السلطعون غير صالح للأكل |
| Dün vermiş olduğu numara nasıl olurda servis dışı kalabilir? | Open Subtitles | كيف تكون بخارج الخدمه اذا عطوني اياها بالامس؟ |
| Eşya taşıyamıyor, sofraya servis yapamıyor her yere bir şeyler düşürüyor. | Open Subtitles | لا يمكنه الحمل. ولا الخدمه على الطاوله. يسقط الأشياء في كل الأرجاء. |
| Ortağın görevden alınırsa, onun için daha iyi olur. | Open Subtitles | سيكون من الجيد ان يتنازل شريكك عن الخدمه |
| - ...etkin görevden alındınız. | Open Subtitles | سترتاحون من الخدمه الفعليه -.. |
| Şaperon, ha? Toplum hizmeti liyakat rozetini almak için çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل لاحصل على شارة الخدمه الإجتماعية. |
| Özellikle de bu harika hizmetçi servisi olduğu sürece. Çok saygılı. | Open Subtitles | خصوصا بتواجد هذه الخدمه للغرف الرائعه المتميزه |
| Benimle ilgisi yok. görevde değildim. | Open Subtitles | ليلة أمس لم تكن لي علاقة بها لقد كنت خارج الخدمه |
| O görevli senin hakkında yanılıyordu. | Open Subtitles | وعاملة الخدمه الإجتماعيه هذه مخطئه بشأنك |
| You call a wrong number or the dial is not in service. | Open Subtitles | لقد قمت بالاتصال برقم خطأ او ان الخدمه لاتصل |
| 2005'te askeri mahkeme tarafından Ordudan atılmadan önce Özel Harp Birimi'yle birlikte Irak'ta 23 tane göreve çıkmış. | Open Subtitles | قبل أن يتم تسريحه من الخدمه بطريقة غير مشرفة في المحكمة العسكرية العامة عام 2005. |