| Hırsızın biri, Lee ona dua ederken burnuna lavanta kokusu geldiğini söylemiş. | Open Subtitles | العديد من سارقي الخيول بدأوا بتلاوة دعواتهم حينما استنشقوا رائحة أملاح الخزامى |
| lavanta terapisinin ikinci seviye karsinoma hastaları üstündeki etkilerini öğreniyoruz da. | Open Subtitles | نحن نتعلم عن علاج الخزامى على مرضى السرطان من النوع الثاني |
| Cilantro'den nefret ediyorsun. Taksi şoförlerine katlanamıyorsun ve lavanta gibi kokuyorsun. | Open Subtitles | تكرهيـن الكزبـرة، غيــر صبــورة مع سائقي سيارات الأجـرة، ورائحــتك كرائحــة الخزامى. |
| Çürümeyi hızlandırmak için cesedi Lale bahçesinde eksanguinatladıktan sonra onu plastik sargıyla kapattım. | Open Subtitles | عبئته بلاستيكياً بعدما قُمت بوضع جُثته في حديقة نبات الخزامى لتسريع مُعدل التحلل |
| lavantalı çöreğimizin yanında lavanta çayı da içebilecekmişiz. | Open Subtitles | حسناً. نستطيع أيضاً شرب شاهي الخزامى بينما نأكل كعكة الخزامى |
| Tamam. Mumlar yakıldı. En sevdiğin olan lavanta kokulu. | Open Subtitles | حسناً، أشعلت كل الشموع برائحة الخزامى كما تحبين |
| Öğle yemeğinde lavanta ve potpuri yer! | Open Subtitles | يتناول الخزامى وأوراق الورد المجففة على الغداء |
| 45 farklı türden lavanta yetiştirdikleri kocaman bir lavanta çiftliğine gideceğiz. | Open Subtitles | إنها كبيرة مزرعة الخزامى حيث يزرع هناك 45 نوعاً مختلفاً من الخزامى |
| Ayakkabılarını sevdim, ve lavanta dondurması gibi gülümsüyor. | Open Subtitles | يعجبني حذائها، ورائحتها مثل آيس كريم الخزامى. |
| Ama o lavanta ve diğer bütün şeyler gibi güzel kokuyor! | Open Subtitles | لكن رائحتها كـ الخزامى والأمور كلها جميله |
| Annesi, lavanta kokusu doğuma yardımcı olur demiş. | Open Subtitles | الخزامى لأن أمها قالت أن العطر يساعد في الولادة |
| Şu ektiğin çiçeklerin, lavanta olmama ihtimali var mı acaba? | Open Subtitles | زهوركِ هاذه ليسوا من زهور الخزامى بإي صدفةٍ كانت .. أليس كذلك؟ |
| 11:31'de lavanta kokarak döndünüz. | Open Subtitles | عُدت عند الساعة 11: 31 وتفوح منك رائحة الخزامى |
| Büyük kısmı lavanta. | Open Subtitles | الخزامى هو المكون الرئيسي الخزامي : يملك قدرة كبيرة على قتل البكتيريا |
| lavanta ve papatya, ayrıyetten büyükannemin gizli tarifi. Seni sakinleştirecektir. | Open Subtitles | إنه شاي بالبابونج و الخزامى و بعض مكونات جدتي السرية، يساعد على التهدئة |
| Ve dişlerindeki iz, Lale bitkisine aitmiş. | Open Subtitles | والأثر من بقع الأسنان تعود لشجرة الخزامى |
| Ve Hollandalı Lale Adam sahtekâr mı, yoksa ortada bir yanlış anlaşılma mı var? | Open Subtitles | وهل رجل الخزامى الهولندي يخطط لشيء ما؟ أم أننا أسأنا فهمه كلياً؟ |
| Biraz Lale yap yoksa benim köpek Doopie oraya gelip yüzünü yer. | Open Subtitles | مارأيك أن تقدّم لي أزهار الخزامى قبل أن أرسل كلبي دوبي ليمزّق وجهك ويتناوله ؟ |
| lavantalı gençleştirici maske de dahil mi tüm bu boklara? | Open Subtitles | هل هذا القرف يشمل أيضا الخزامى تجديد قناع الوجه؟ |
| Tamam, bu ballı lavantalı dondurma çok lezzetli ama gerçekten 45 dakika beklemeye değer mi? | Open Subtitles | نعم، أتفق أن هذه البوظة بطعم العسل الخزامى لذيذة؟ لكن هل حقاً يستحق الإنتظار لمدة 45 دقيقة؟ |
| Kendi adıma konuşmam gerekirse iyi bir meşe tadı ve Hint lavantası için sigara içiyorum. | Open Subtitles | متحدّثاً عن نفسي فحسب... أدخّن من أجل النكهة البلّوطيّة ومسحة الخزامى |
| Millet, galiba Tabitha Ryerson'ın bacaklarında lavantayı biliyorum. | Open Subtitles | يا جماعة,أظن انني اعرف سبب تواجد الخزامى على قدمي تابيثا رايرسون |