| Doğruyorlar, parçalıyorlar, Eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | التقطيع , التشريح , و التقسيم مثل الايام الخوالى |
| Çok iyisin. Eski günlerdeki gibi olacak. Biliyorum. | Open Subtitles | أنت طيب , ستكون مثل الأيام الخوالى أعرف ذلك |
| - Hayır, Baba. Dışarı çıkıyoruz. - Eski zamanlardan söz ederdik. | Open Subtitles | لا يا ابى, سنخرج الآن يمكننا ان نتحدث عن الأيام الخوالى |
| Sanırım, Eski günlerden kalıp, çalışmaya devam eden aramızdaki tek kişi senatör. | Open Subtitles | الشخص الوحيد من الايام الخوالى الذي لازال يعمل هو عضو مجلس الشيوخ |
| Eskiden olduğu gibi yine elime bakacaklar. - Larry, bendim. | Open Subtitles | نعم ، بالتأكيد ، سوف أجعلهم يأكلون من يدى مثل الأيام الخوالى |
| Bilirsin,Eski güzel günler. Bir şey bilmeyen,aldırmayan bir adamdım. | Open Subtitles | إلى الأيام الخوالى ، حين لم يعرف المرء شيئاً و كانت اهتماماته أقل |
| Eski güzel günler hatrına, ben bakayım mı? | Open Subtitles | أريد ان أرد على هذا ؟ ؟ ربما ستتذكرها في الأوقات الخوالى بيننا .. |
| Eski günlerde, savaşlardan elde edilen altının birazı lejyonlara verilirdi. | Open Subtitles | فى الأيام الخوالى كان هناك ذهب من الحروب لهذه الكتائب |
| Önce bir yemek yeriz, ardından Eski günlerdeki gibi müzik yaparız. | Open Subtitles | يمكننا أن نأكل ونستمع لبعض الموسيقى كما في الأيام الخوالى. |
| Eski günlerdeki gibi, iş başındayız. | Open Subtitles | لقد عدنا للعمل أيها السيدات و السادة مثل الأيام الخوالى |
| Maxim, ne zaman, Eski günlerdeki gibi, partiler vereceksin burada? -Hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | ماكسيم" متى ستقيم حفلات هنا ثانية" كالأيام الخوالى ؟ |
| Burada yapacak başka bir şey yoktur. Maxim, ne zaman, Eski günlerdeki gibi, partiler vereceksin burada? | Open Subtitles | ماكسيم" متى ستقيم حفلات هنا ثانية" كالأيام الخوالى ؟ |
| Vay, vay, vay, vay. Eski günlerdeki gibi, Bay Wallace. | Open Subtitles | حسناً ، حسناً ، حسناً مثل الأيام الخوالى يا سيد " والاس" |
| - Eski günlerde. - Sizi burada görmeyi beklemiyordum efendim. | Open Subtitles | الأيام الخوالى لم أتوقع أن أجدك هنا , يا سيدى |
| Evet, çok var! Bana Eski zamanları hatırlatıyor! | Open Subtitles | ، انها جاموس كثيره انها تذكرنى بالأيام الخوالى |
| Ama en azından birlikte hareket ettik. Eskiden olduğu gibi. | Open Subtitles | و لكن على الأقل عملنا كلنا سويا، هذا مثل الأيام الخوالى |
| Bana Roxy'yi verdi. Eskiden almış. | Open Subtitles | لقد أعطانى روكسى هنا اشتراها فى الايام الخوالى |
| Eskiden burası ziyafet salonuydu. | Open Subtitles | هذه كانت قاعة الولائم فى الأيام الخوالى |
| Eski günler güzeldi. Kötü adam kimdir diyebildiğin zaman, sana ateş eden adam kötü adamdı. | Open Subtitles | الأيام الخوالى حينها كنت تحدد مدى خطورة الشخص بمعرفة من الذى يطلق عليه النار |
| Tommy, iki tekila lütfen. Eski günlerin hatrına. | Open Subtitles | تومى ، مشروبين تيكيلا من فضلك فى صحة الأيام الخوالى |