| Bazı insanlar alternatifler hakkında düşünüyor ve düşüncelerinden birisi ise doğrudan Demokrasi fikri. | TED | بعض الناس كانت تفكر ببدائل بالفعل، وأحد أفضل المقترحات هو مبدأ الديمقراطيّة المباشرة. |
| Ülkenin gerçek güvenliği, gelecek nesilleri hazırlamaktan geçiyor. Böylece onlar bizim yerimizi alabilir ve fikir, teknoloji, Demokrasi gibi önemsediğimiz noktalarda dünya lideri olabilirler. | TED | لكن الأمن الحقيقيّ لأمّتنا يكمن في اعداد الجيل النّاشئ حتّى يحتلّوا أماكننا يوما ما و يصبحوا قادة العالم عندما يتعلّق الأمر بالتكنولوجيا و الديمقراطيّة و بقيّة الأمور التي نهتمّ بها. |
| Bu yüzden Demokrasi bağlamı içinde geliştirdiğimiz tüm teknolojiler, ister gazete ister sosyal medya olsun, bize daha fazla iletişim sağlamaya çalıştılar. | TED | لذا فجميع التقنيّات التي طورّناها في سياق الديمقراطيّة سواء كانت الصّحف أو شبكات التّواصل الاجتماعيّ، كانت تهدف لتوفير مزيدٍ من التّواصل. |
| Demokrasi işte böyle işler. | Open Subtitles | .هكذا تعمل الديمقراطيّة |
| Demokrasi götümü yesin. | Open Subtitles | فلتلعقْ الديمقراطيّة مؤخرتي |
| Demokrasi | Open Subtitles | "الديمقراطيّة" |
| Demokrasi | Open Subtitles | "الديمقراطيّة" |