| Neden bahsettiğimi anlamıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تفهم ما الذي أتحدث عنه بحق الجحيم، أتفهم؟ |
| Tahmin edeyim; neden bahsettiğimi bilmiyorsun. | Open Subtitles | دعني أخمن ، أنت لا تعلم ما الذي أتحدث عنه |
| Ve düşünce derken, ki bu güç ile ilgilidir, neden bahsediyorum? | TED | وعندما أقول عقول ، في هذه الحالة المتعلقة بالقوة، ما الذي أتحدث عنه بالضبط ؟ |
| Yalnızca çocukları kontrol altında tutmalıyım. Neden bahsediyorum ki ben? | Open Subtitles | علي بطريقة ما أن أبقي الأولاد تحت السيطرة ما الذي أتحدث عنه؟ |
| Elbette neden söz ettiğimi bilmiyorsunuz, anlatacağım. | Open Subtitles | بالطبع أنت لا تعلم ما الذي أتحدث عنه سأخبرك بذلك |
| Bana bak. Neden söz ettiğimi biliyorum. | Open Subtitles | إنظر إلي انا اعرف ما الذي أتحدث عنه |
| Hayır. Lütfen, hayır. Görüyorsunuz, elimde bu var, yardımseverlik hakkında konuşuyorum. | Open Subtitles | لا، رجاءً، لا هذا عمل خيري الذي أتحدث عنه |
| Bu, bahsettiğim aynı AIR-INK'ten yapıldı. | TED | لقد صُنع من نفس إير إنك الذي أتحدث عنه. |
| -Hedefimiz aynı mı? -Neyden bahsettiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | نحن على نفس الموجة أنت تعلم ما الذي أتحدث عنه |
| Arka sıradaki bayanlar neden bahsettiğimi çok iyi biliyorlar. | Open Subtitles | لا يوجد امرأة في الصف الخلفي لا تعرف ما الذي أتحدث عنه |
| Aşksız şeytani olmuştur. Ben neden bahsettiğimi biliyorum. | Open Subtitles | . لقد كنت شريراً بدون الحب ، أعلم ما الذي أتحدث عنه |
| - Oraya vardığımda neden bahsettiğimi anlayan olmadı. | Open Subtitles | عندما وصلت إلى هناك، لم يعرفوا ما الذي أتحدث عنه. |
| Doğrudan senin adresine çıktı,... evet, neden bahsettiğimi iyi biliyorsun. | Open Subtitles | وقد أتى من عنوانكِ لذا، نعم، أنتِ تعرفين ما الذي أتحدث عنه |
| Bana aptal muamelesi yapma. Neden bahsettiğimi çok iyi biliyorsun. | Open Subtitles | لا تتظاهر بالغباء معي ، تعلم تماماً ما الذي أتحدث عنه |
| Onlar iyi çocuklar. Neden bahsediyorum da ne demek? Canavar onlar! | Open Subtitles | انهم أولاد مطيعون, ما الذي أتحدث عنه انهم وحوش |
| Ben neden bahsediyorum? Çıldırmış olmalıyım. | Open Subtitles | ما الذي أتحدث عنه لابد أنني جننت |
| Ben neden bahsediyorum böyle? Sıyırmış olmalıyım. | Open Subtitles | ما الذي أتحدث عنه لابد أنني جننت |
| Evet. Siz neden söz ettiğimi anlıyorsunuz. | Open Subtitles | نعم أنتم تعلمون ما الذي أتحدث عنه |
| Sen neden söz ettiğimi bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنكَ حتى لا تعلم ما الذي أتحدث عنه |
| Neden söz ettiğimi bal gibi de biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم تماما ما الذي أتحدث عنه. |
| Zaten her hafta aynı adamla mı konuşuyorum, hep merak etmişimdir. | Open Subtitles | شيء أتسائل عنه دائماً, أأنت نفس الشخص الذي أتحدث إليه كل اسبوعٍ |
| Hatırladığım kadarıyla ilk sizinle konuşuyorum. | Open Subtitles | أنتِ الشخص الأول الذي أتحدث إليه منذ مدة طويلة لا أتذكرها |
| Bağışla beni, Moxica ama bahsettiğim, senin atındı! | Open Subtitles | إعذرني يا موكسيكا و لكنه جوادك ذلك الذي أتحدث عنه |