| Odama şoförleriyle davetiyeler yollayan adamlar gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | تبدو كأولئك الرجال الذي يرسلون دعوات لغرفتي مع سائقيهم |
| Yönettiğin adamlar askerdi. Deneyimli asker. | Open Subtitles | الرجال الذي قدتهم كانوا جنودا جنودا متمرسين |
| Atları yakalamaya yardım etmeleri için kiraladığım adamlar gitti. | Open Subtitles | الرجال الذي إستأجرتهم لمساعدتي للإمساك بهم أخذوا أجرهم ورحلوا |
| Onu çalan adamları yakaladım. Kapatmayın, beni çağırıyorlar! | Open Subtitles | وجدت الرجال الذي سرقوهـا إنتظر، إنهم ينادون علي |
| - Bunu bana yaptırma. Birlikte çalıştığı adamlardan herhangi birini eve getirmiş miydi ? Buraya geldiler mi ? | Open Subtitles | لا بد بأنه تحدث عن الرجال الذي عمل معهم, هل أتوا إلى هنا مره؟ |
| Oyunu oynayan adamların amacı.. | Open Subtitles | تذهب الفوائد إلى الرجال الذي يشاركون باللعبة |
| Böyle bir adama kefil oluyorken değerlendirmelerine güvenemem. | Open Subtitles | لو كان هذه هو النوع من الرجال الذي تشهد له اذا لا يمكنني الوثوق بحكمك |
| Ben profesyonelim. Hoşlandığım erkeklerden de para alırım. | Open Subtitles | أنا محترفة أحاسب الرجال الذي أعجب بهم أيضاً |
| Ne tür erkekler ilgini çekiyor? | Open Subtitles | ما نوع الرجال الذي يروقكِ؟ |
| -Çocuklara vuran adamlar hep böyle der. | Open Subtitles | صحيح، هذا مايقوله الرجال الذي يضربون الأطفال دائماً |
| Görünüşe göre beni kaçıran o adamlar ona vurdular. | Open Subtitles | يبدو أن الرجال الذي أخذوني صدموه أثناء الخروج |
| Ben nerden geldiklerini unutmuş adamlar gibi olmayacağım. | Open Subtitles | أنا لن اكون واحدا من هؤلاء الرجال الذي يفعلها و ثم ينسى المكان الذي جاء منه |
| Babanı ziyarete gelen adamlar kimler? | Open Subtitles | الذي هؤلاء الرجال الذي يجيء لزيارة أبّاك؟ |
| Lütfen, bunu yapmak istemezsiniz. Oradaki adamlar Çeçen. | Open Subtitles | .أرجوك، أنت لا تريد أن تفعل هذا الرجال الذي يملكون المختبر، إنهم من الشيشان |
| Bu sabah şirketin spor salonunda basketbol oynamıştık. Birlikte çalıştığım adamlar insanlarla dalga geçerken çok acımasız olabiliyorlar. | Open Subtitles | لقد كنت في نادي الشركة الرياضي اليوم ألعب كرة السلة، الرجال الذي اعمل منهم يمكن ان يسخروا بوحشية.. |
| Yani, size bir şey hissettirmeden bir şeylere başlatan adamları? | Open Subtitles | اي نوع من الرجال الذي يقول الاشياء التي تجعلك تبدأين دون ان تشعري؟ |
| Sonra İkinci Denizci Alayından tanıdığım bazı adamları aradım. Seni hiç duymamışlar. | Open Subtitles | واتصلت ببعض الرجال الذي اعرفهم في كتيبة البحريه الثانيه ولو يسمعوا بك من قبل. |
| Büyük düşünüyorum. Ayrıca iş yaptığım adamları da yargılamam. | Open Subtitles | وأفكّر بشكل كبير ولا أحكم على الرجال الذي أقوم بأعمال معهم |
| Etrafta mendil kutusuyla dolaşan adamlardan değilim. | Open Subtitles | لست ذلك النوع من الرجال الذي يتجول و معه علبة مناديل |
| Sabahtan akşama kadar işe gelen adamlardan değil o. | Open Subtitles | انه ليس ما تطلقي عليه هذا النوع من الرجال الذي يلتزم بالمواعيد |
| Geçen akşam bize atlayan adamların sayısı kadar. | Open Subtitles | و هو العدد نفسه من الرجال الذي هاجمنا الليلة الماضية |
| Hiçbir tanesi babanın gösterdiği adama benzemiyor. | Open Subtitles | ليس واحد منهم مثل الرجال الذي ابيكِ اعرضهم اليكِ |
| Sende sevdiğim şeylerden biri daima ailesine dönecek tür erkeklerden biri oluşun. | Open Subtitles | واحدة من الأشياء التي أحبها بك انك من نوع الرجال الذي يعود دائما الى عائلته |
| Ne tür erkekler ilgini çekiyor? | Open Subtitles | ما نوع الرجال الذي يروقكِ؟ |