| Hayır, üstünde Ölen adamın parmak izleri var. | Open Subtitles | كلا. بصمات الرجل الميّت كانت عليها بالكامل. |
| Sonra Ölen adamın karısı aradı ve gelip cesedi teşhis etmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | ثم اتصلت أرملة الرجل الميّت وقالت أنها تريد القدوم للتعرف على الجثة |
| ölü adamın pedofiliden, hükümlü olduğunu biliyoruz, okulların etrafında dolaşıyordu. | Open Subtitles | ,نعلم أنّ الرجل الميّت كان مُدان بالإنحراف الجنسي كان مُعتاد على التجوّل حول المدارس |
| 1.82'den uzun, koyu renk elbiseler, ve ölü adamın gümüş evrak çantasını taşıyordu. | Open Subtitles | كان طوله حوالي ستّ أقدام، وملابسه داكنة، وكان يحمل حقيبة فضيّة أخذها من الرجل الميّت. |
| "Selam, Ölü Adam zamanımızı buna harcamaya..." | Open Subtitles | "هيه، لن يمانع الرجل الميّت في أن نضيّع..." |
| Parayı burada bırakacağız ve ölü adamı sonra düşüneceğiz. | Open Subtitles | سنترك النقود هنا , و نتعامل مع موضوع الرجل الميّت لاحقاً |
| Ölü adamdan çaldığın park biletini ver, Yolanda. | Open Subtitles | سلميني بطاقة ركن السيارة يا (يولندا) التذكرة التي سرقتيها من الرجل الميّت |
| Ölen adamın kimliği, sol kulağının arkasındaki ize kadar belirlendi. | Open Subtitles | التعرف الأكيد من هوية الرجل الميّت من الندبة خلف أذنه اليسرى |
| Ölen adamın yüzünü görülmüyor. | Open Subtitles | لا أستطيع رؤية وجه الرجل الميّت |
| Wilbraham Crescent'de Ölen adamın, bir şekilde Annabel Larkin'le ilişkili olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن أن الرجل الميّت في (ويلبراهام كريسنت) على علاقة بطريقة ما بـ"أنابيل لاركين" |
| Ölen adamın fotoğrafını Castle Otelinin personeline göstermeye tabii. | Open Subtitles | لأري صورة الرجل الميّت لطاقم عمل (كاسل) بالطبع |
| ölü adamın kız arkadaşı bir reçete yazdı. | Open Subtitles | فقد وصفت لي حبيبة الرجل الميّت دواءاً |
| Bunu ben de düşündüm ama o hayali her gördüğümde ölü adamın botları, merdivenden sürüklenirken merdiven direklerinden birini kırıyordu. | Open Subtitles | ظننتُ ذلك كذلك، ولكن كلّ مرّةً يراودني الحلم، أحذية الرجل الميّت... بينما كان يتمّ سحبه على السلالم... حذاؤه إرتطم بالعمود. |
| ölü adamın oğlu, görünüşe göre Çinli madencilerle miydi neydi öyle birileriyle çalışan 19. yüzyıl vaizlerinden biriydi. | Open Subtitles | الرجل الميّت كان ابن واعظٍ من القرن الـ 19 الذي كان يعمل على ما يبدو -مع بعض عُمّال المناجم الصينيين أو ما شابه . |
| Doğru ya. Bunu ölü adamın cebinde buldum. | Open Subtitles | وجدت هذا مع الرجل الميّت |
| Fletcher yaşıyorsa morgdaki Ölü Adam kim peki? | Open Subtitles | لكن لو كان (فليتشر) على قيد الحياة، فمن الرجل الميّت الراقد في مشرحتنا؟ |
| "Ölü Adam Düğmesi"ne bastı. | Open Subtitles | لقد نشّط زر الرجل الميّت. |
| Ölü Adam, sanki Jack'in ikizi gibi göründü. | Open Subtitles | الرجل الميّت أصبح ضِعف (جاك) في عينيك |
| Parayı burada bırakacağız ve ölü adamı sonra düşüneceğiz. | Open Subtitles | سنترك النقود هنا , و نتعامل مع موضوع الرجل الميّت لاحقاً |