| Zanlının giydiği elbise barmen üstüne olmadığını söylemişti, değil mi? | Open Subtitles | الفستان الذي ارتده الجانية، الساقية تقول أنه لمْ يناسبها, صحيح؟ |
| Yani tek başarıIı işimiz barmen'in telefonunu almak | Open Subtitles | إذن النجاح الوحيد الذي حققناه هو الحصول على رقم الساقية |
| "Sarışın barmen Kate kıllı kıç yalamayı çok seviyor." | Open Subtitles | كيت الساقية تحب حقاً لعق المؤخرات المشعرة |
| - Önce Dönme dolap, sonra büyük çadır. | Open Subtitles | الساقية هي التالي، وبعدها سنذهب هناك للخيمة الكبيرة. |
| Barmaid, soğuk bir şeyler alabilir miyiz? | Open Subtitles | أهلاً ايتها الساقية... هل لنا ان نحصل على زجاجتي بيرة من فضلك؟ |
| Durum nedir? 4 ölü. barmen Nancy'nin durumu kötü. | Open Subtitles | اربعة قتلوا,الساقية نانسي ما زالت متشبثة بالحياة |
| Eğer barmen onu tanımadıysa, belki kasaba dışındandır. | Open Subtitles | ان كانت الساقية لم تتعرف عليه ربما هو ليس من رويال |
| Tamamdır, daha yakından baktın, kabul et. barmen bardaki en seksi kız. | Open Subtitles | حسناً ، الآن وبعد أن ألقيت عليها نظرة اعترف ، أن تلك الساقية الأكثر إثارة في الحانة |
| En azından, "Seksi barmen" görevini bırakabilirsin. | Open Subtitles | على الأقل يمكنك أخيراً أن تتخلى عن السعي خلف تلك الساقية اللا مثيرة الفاترة |
| Tatlı, dışadönük ve sıcakkanlı. Ekstra ilgi gösteren bir barmen, konuşkan otostopçu. | Open Subtitles | لطيفات, متساهلات, دافئات, الساقية التي تعتني بك المتنقلة الثرثارة على الطريق |
| Bu barmen kızın, esmer olma ihtimali var mı? | Open Subtitles | هذه الساقية .. هل هي سمراء ام شقراء بالمناسبة ؟ |
| Turşularını doğrayan küçük sexy barmen kız tamam mı? | Open Subtitles | الساقية الفاتنة الصغيرة التي تقطع مخللك؟ |
| Bak, buraya gelip gece boyunca güzel barmen kıza asılmaya sonuna kadar hakkın var. | Open Subtitles | انصت، يحق لك القدوم إلى هنا ومغازلة الساقية اللطيفة طيلة الليل |
| Evet, barmen ve garson kızın ikisi de garip davrandığını söylemişti. | Open Subtitles | أجل، كِلتا الساقية والنادلة قالتا أنّه كان يتصرّف بغرابة. |
| Evet, barmen ve garson kızın ikisi de garip davrandığını söylemişti. | Open Subtitles | أجل، كِلتا الساقية والنادلة قالتا أنّه كان يتصرّف بغرابة. |
| barmen onu aceleci bir şekilde dışarıya koşarken görmüş. | Open Subtitles | قالت الساقية أنها رأتك تغادر من هنا مسرعًا وكأنّ بنطالك يحترق |
| Önce Dönme dolap, sonra da büyük çadır. | Open Subtitles | الساقية هي التالي، وبعدها سنذهب هناك للخيمة الكبيرة. |
| Dönme dolap. Sonra da domuz yavruları. | Open Subtitles | الساقية وهناك الخنازير لنراها أيضا. |
| Bir Barmaid'e falan çakmıyordum ben! | Open Subtitles | لـم أكـن أضاجع، الساقية! |
| Baş döndürücüye binmeye can atıyorum! | Open Subtitles | لا أستطيع الإنتظار حتى أركب الساقية الدوارة |
| Evet, şey... kadın barmenin dediği konuda sen haklıydın. | Open Subtitles | نعم ، وأنت كنت محق بخصوص ماقالته الساقية في البار |
| Onun yerine buraya gelmelisin. Henry'nin barmenliğini yapacağım. | Open Subtitles | عليكِ القدوم إلى هنا عوضاً عن ذلك (فسأكون الساقية بحفلة (هنري |