| Kasap kirli işlerini burada hâllediyormuş. | Open Subtitles | إذاً، كان يجري السفّاح عمله القذر بهذا المكان |
| Kasap'ın da katilleri ne kadar sevdiğini biliyoruz. | Open Subtitles | ونعلم جميعاً كم يحبّ السفّاح القتلة |
| Şey, radyoyu icat eden adam, demin Karındeşen Jack'i aşağıladı. | Open Subtitles | الرجل الّّذي اخترع جهاز الراديو حقّر للتو جاك السفّاح |
| Bu olaya ilk referans, Karındeşen Jack'ten 100 sene öncesinde geçiyor. | Open Subtitles | أول المعلومات أنه قبل مائة عام من جاك السفّاح |
| Dün de seri katil için gittim ona da sadece iki adam verdiler. | Open Subtitles | و البارحة بخصوص السفّاح حصلت على رجلين فقط |
| Yani, kurbanımız Kasabın onu vagonda tuttuğunu söylüyor. | Open Subtitles | إذاً، تقول الضحية بأنّ السفّاح احتجزه بهذه المقطورة |
| "Kasap'ın ben olduğum ortaya çıksaydı muhtemelen kafayı yerdi." | Open Subtitles | "لو تمّت إدانتي على أنّي السفّاح فعلى الأرجح أنّها ستنفجر" |
| İlk başta Kasap, kimse onlara ne olduğunu umursamayacağı için suçluların peşine düştü sandım. | Open Subtitles | بالبداية، ظننتُ أنّ السفّاح لا ينال إلاّ من المجرمين لأنّهلاأحديحفلبمايجريلهم،لكنالآن ... |
| Kasap da senin için mükemmel bir mazeretti. | Open Subtitles | وكان السفّاح المبرّر الملائم -إنّك لا تعرفني |
| Görünüşe göre Kasap bizi izliyor, | Open Subtitles | -يبدو أنّ السفّاح يراقبنا ويتعقّب التحقيق |
| Sanırım Kasap Sam lakaplı birini arıyoruz. | Open Subtitles | "أعتقد أننا نبحث عن رجل يدعى "سام السفّاح |
| Kasap'ın hâlâ iş başında olduğu kesin. | Open Subtitles | "فمن شبه المؤكّد أنّ السفّاح لا يزال يقتل" |
| Karındeşen Jack hayranı mı diyorsunuz? | Open Subtitles | تعتقد أنه شخص يُقلّد جاك السفّاح ؟ |
| - Galiba Karındeşen Jack'le konuştuk. | Open Subtitles | أعتقد، استمعنا للتّو لـ جاك السفّاح |
| Karındeşen Jack, Bath Smith'deki Gelinler gibi olayları okumuşsundur. | Open Subtitles | قرأتم حول هذه الجرائم (جاك السفّاح)، (عرائس في حمام الدم) جرائـم حقيقة* |
| Karındeşen mi döndü acaba? | Open Subtitles | أهو السفّاح من جديد؟ |
| Karındeşen Jack mi diyorsun? | Open Subtitles | تعتقد أنه جاك السفّاح ؟ |
| seri katil olayıyla da bağlantılı. Artık o soruşturmanın parçası. Bu farklı. | Open Subtitles | أصبحت الآن جزء من التحقيق في قضيّة السفّاح |
| Âğabeyine âşık olmak ayrı bir olayken bir seri katil olan ağabeyine âşık olmak bambaşka bir olay. | Open Subtitles | ولكن أن تكون مغرمة بأخيها السفّاح صعيد آخر كليًّا |
| Tahminimce, Kasabın kurallarına göre taklit yapan biriyle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | اعتقادي أنّنا نبحث عن شخص يطبّق القانون بيديه ملهماً بمبادئ السفّاح |
| Karizmatik bir katili herkes sever. İkimiz bunu birçoğundan daha iyi biliyoruz. | Open Subtitles | الجميع يحبّ السفّاح ذا الرونق المميّز، أنت وإيّاي أدرى بهذا عن أغلب الآدمين. |
| Bu katilin Mezar Odasıyla ya da bir seri katille alakası yok. | Open Subtitles | جريمة القتل هذه ليست لها علاقة بالقبو أو السفّاح |
| Peki, benim seri katilden dinlemeyi nasıl kapacağız? | Open Subtitles | كيف سنحصل على إذنٍ بالتنصّت من قضيّة السفّاح خاصتي ؟ |