| ...Sovyetler denizden yetişti ve balinalar artık denize 1.5 kilometre mesafede. | Open Subtitles | السوفيات يبحرون باقصى سرعة اصبح الحوتان على مسافة 2كلم من الهضبة |
| Sovyetler devamlı ülke dışı hatları kesiyor ama bölgesel aramalarda sorun çıkmaz. | Open Subtitles | لا يزال السوفيات يقومون بقطع الخطوط الدوليّة لكنّ المحليّة لا تزال تعمل |
| Bu genetik proje gizli Sovyet Cumhuriyeti, 1940'ların sonlarında savaşın ardından başlayan, | Open Subtitles | ذلك المشروع السري لجمهورية السوفيات بدأ بعد الحرب في أواخر عام 1940 |
| Sovyetler hiçbir zaman Sovyet sınırları dışına nükleer silah yerleştirmemişti ve bunu yapacaklarını düşünmemiştik. | Open Subtitles | السوفيات لم يسبق لهم مطلقًا وضع أية ،أسلحة نووية خارج الحدود السوفيتية ولم يخطر لنا أنهم قد يقومون بذلك |
| Bu, Sovyetlerin Baranovich gibi bir adamla niye riske girdiğini açıklıyor. | Open Subtitles | من الواضح سبب مخاطرة السوفيات بالإستعانة برجل مثل بارانوفيتش |
| Aya gitme yarışına bir son verip Sovyetlerle işbirliği yapmak istedi. | Open Subtitles | انه يريد الغاء السباق إلى القمر والتعاون مع السوفيات |
| Sovyetler Rudersdorf'a saldırıyorlarmış, Berlin'e dayanmışlar. | Open Subtitles | السوفيات اقتحمو رودرسوف و هم على مشارف برلين |
| Muhtemelen artık bu yolu kullanamayacağız çünkü Sovyetler nehre giden yolları kapatmışlar. | Open Subtitles | الآن لم يعد في إمكاننا السير في هذا الطريق. لأن السوفيات أغلقو الطريق عبر النهر. |
| Sovyetler uçak için bir tür anti-radar geliştirmişler. | Open Subtitles | وهو أن السوفيات ابتكروا نظاماً مضاداً للرادار فى الطائرة |
| Sovyetler seri üretimini yaparsa bu dünyanın yapısını değiştirir. | Open Subtitles | إذا تمكن السوفيات من إنتاجه بكميات كبيرة قد يغير ذلك تركيبة عالمنا |
| O yıl daha sonra Sovyetler, Moskova hava gösterisinde Batı'nın "Bizon" kod adlı yeni bombardıman uçaklarını görmesine izin verdiler. | Open Subtitles | في وقت لاحق من ذلك العام ،في عرض جوي بموسكو أتاح السوفيات للغرب مشاهدة القاذفات "النفاثة الجديدة المسماة " بيسون |
| Barışın ilk yaz döneminde Sovyet askerleri evlerine gitti. | Open Subtitles | في أول صيف من السلم، عاد الجنود السوفيات إلى وطنهم |
| Yaklaşık 27 milyon Sovyet sivili ve askeri bu günü görecek kadar yaşamadı. | Open Subtitles | نحو 27 مليون من المدنيين والجنود السوفيات لم تكتب لهم الحياة لرؤية هذا اليوم |
| Sovyet kontrolüne geçti sonra bunlar belgelerle belgelendi. | Open Subtitles | يمررون للمراقبين السوفيات وثيقة بعد الأخرى |
| Yakaladıkları Sovyet ajanını savunmanı istiyorlar. | Open Subtitles | جاسوس السوفيات الذي مسكوه، نريدك أن تدافع عنه |
| Sovyetlerin bizim yanımızda savaşmasını bekliyorsak bizim için riske girmesini istiyorsak ve hatta bizim iyiliğimiz için savaşa katılmaları açısından bakarsak bu füzelerin burada olmasını istememek, bizim açımızdan ahlakdışı ve korkakça olurdu. | Open Subtitles | وفكرت: إذا كنا نتوقع أن السوفيات ،سيحاربون نيابة عنا ،وسيجازفون من أجلنا |
| Sovyetlerin niçin böyle yaptıklarını düşünerek pek vakit harcamadık. | Open Subtitles | لم نستغرق كثيرًا من الوقت في التساؤل ،عن سبب إقدام السوفيات على ذلك |
| Sovyetlerin Atom bombası üretim hızları Amerika'yı şaşırtmıştı. | Open Subtitles | السرعة التي أنشأ بها السوفيات القنبلة النووية أدهشت أمريكا |
| Onların görevinin Sovyetlerle olan anlaşmamı baltalamak olduğunu hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد انّه مِن واجبهم... تقويض إتفّاقي مع السوفيات... |
| Bana danışmadan Sovyetlerle anlaştınız. | Open Subtitles | لقد إتّفقت مع السوفيات دون الرجوع إليّ |
| CIA, Sovyetlere karşı mücahit direnişine yardım etti. | Open Subtitles | ساعدت الإستخبارات المركزية مقاومة المجاهدين ضد السوفيات. |
| Mujahadin'in* Sovyetleri yenmesine yardımcı olan ruhani güçleri olduğu söylenir. | Open Subtitles | وهو يعتبر القوة الروحية "التي ساعدت المجاهدين بهزيمة "السوفيات |