"السيارة كانت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Araba
        
    • araç
        
    • Arabanın
        
    Ömür boyu, Araba kapıda olduğu halde Ranço'ya gitmemenin pişmanlığıyla mı yaşamak istiyorsun? Open Subtitles و لكن إذا تزوجتِ اليوم لن تنسي قط أن السيارة كانت عند البوابة
    Dün gece fazla mesaiden sonra dükkânı kapatırken Araba buradaydı. Open Subtitles تلك السيارة كانت هنا بالتأكيد عندما اغلقت وانهيت العمل البارحة.
    Yani Araba at ve at arabasına temiz çevresel bir alternatif oldu. TED إذاً، السيارة كانت البديل النظيف بيئياً للعربة والحصان.
    araç silahlı soygun yapıp aniden üzerime doğru gelmeye başladı. Open Subtitles السيارة كانت مُغادرة بأسلحة مسروقة كانت تتقدم نحوي بسرعة
    araç kurbanın üzerinden geçtiği esnada dönme pozisyonundaymış. Open Subtitles السيارة كانت تقوم بالإنعطاف، عندما دهست الضحية.
    Arabanın emekli olmasına iki gün kalmıştı. Open Subtitles تلك السيارة كانت على بُعد يومين فقط من التقاعد
    Hangisi olursa olsun, bunu yapan Arabanın orada olduğunu biliyormuş. Open Subtitles بكل الأحوال من فعلها علم أن السيارة كانت هناك
    Araba oradaydı Mal da bagaja konmuştu. Open Subtitles السيارة كانت هناك البضائع كانت في الصندوق
    Hiddetlenme. Araba zaten hurdaydı. Open Subtitles لا ترفع معنوياتك عالياً السيارة كانت قطعة من القمامة على أية حال
    Hiddetlenme. Araba zaten hurdaydı. Open Subtitles لا ترفع معنوياتك عالياً السيارة كانت قطعة من القمامة على أية حال
    Bu Araba benim son mikropsuz barınağımdı. Open Subtitles تلك السيارة كانت ملاذي الأخير الخالي من الجراثيم.
    Araba değiştirmem gerekiyordu Evet, anlıyorum Open Subtitles إضطررت أن أغير ملابسي في السيارة كانت سيارة أجرة لكن لم يكن بيدي حيلة
    Oradaki Araba tam sürücünün olduğu yere çarptı siz çizik olmadan atladırdınız Open Subtitles تلك السيارة كانت متجهة مباشرةً إلى مقعد السائق لم يكن ليُصيبكِ أنتِ والأولاد أيّ خدش
    Bu onun olmayabilir.Bu Araba çok eskiden beri buradaymış gibi Mmm,Sanmıyorum. Open Subtitles لايمكن ان تكون له هذه السيارة كانت هنا الى الابد لا اعتقد هذا
    Ya araç bekletiliyordu ya da iki korkmuş genç kız arkadaşlarını almak için aniden durdu. Open Subtitles إما ان السيارة كانت في انتظاره أو اثنان من المراهقات الخائفات انزلقا إلى التوقف لالتقاط أحد الأصدقاء
    araç İsveç'teydi. Elimizdeki tek kanıt bu. Open Subtitles السيارة كانت في السويد هذا الشيء الوحيد الذي لدينا
    Jeannie Hearne'nin ezilmesinde kullanılan araç olduğuna şüphe yok. Open Subtitles ليس هناك شك في أن السيارة كانت تستخدم لتشغيل جيني هيرن.
    araç öyle uzundu ki, şoförle konuşmak için telefonu kaldırdığımda şehirler arası yazıyordu. Open Subtitles تلك السيارة كانت طويلة جداً ، عندما إلتقطت ...سماعة الهاتف للتحدث مع السائق و اضررت للإتصال لمسافات طويلة
    Selam, o araç kesinlikle olay yerindeymiş. Open Subtitles إذاً السيارة كانت بالفعل في المشهد
    Ve Arabanın bizlere son armağanı olarak, onun geri kalanından aldığı para iki gecelik bar harcamalarımızı karşıladı. Open Subtitles وبما أن تلك السيارة كانت بمثابة الهدية لنا المال الذي أخذه بالمقابل دفع به قيمة ليلتين متتاليتين في الحانه
    Dışarıda, Arabanın içinde. Beni alacaktı. Open Subtitles إنها بالخارج في السيارة كانت تنتظرني لتقلني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more