"الشُرفة" - Translation from Arabic to Turkish

    • balkon
        
    • balkona
        
    • verandada
        
    • balkonda
        
    • balkondan
        
    • Balkonu
        
    • veranda
        
    Şampanya, balkon ve 12 santim ince topukluyu bir araya getirmeyin. Open Subtitles إياكم أن تشربوا الشمبانيا وأنتم على الشُرفة
    Ve inan bana, o gecenin sonunda, ...balkon meselesi kimsenin aklına bile gelmeyecek. Open Subtitles وأنا أخبرُك الآن، بنهاية تلك الليلة لن يقوم أحدٌ بذكر حادثة الشُرفة
    balkona güvercin konduğunda bile arar. Open Subtitles تتصلُ بي إذا وقفَ الحَمَام على الشُرفة
    Sakın sarhoş olma ve verandada seni düdüklemesine müsade etme. Open Subtitles إيّاك أن تسكر وتدعه يقيم علاقةً معك في الشُرفة.
    Biraz şampanya iç, balkonda öpüş, masalara iyi bahşiş bırak. Open Subtitles اشرب بعض الشامبانيا ، قبّلوا بعضكم البعض في الشُرفة ادفع بقشيش سخي على الطاولات
    Bu yüzden balkondan atlamaya kalktı. Open Subtitles وهذا السبب الذي جعلها ترمي نفسها من الشُرفة
    - Evet. Onu parka götürmek istiyordum ya da veranda da biraz oturabiliriz diye düşündüm. Open Subtitles كُنتُ سأخذه إلى المُتنزه أو ربما يُمكن أن أراه هنا عند الشُرفة
    İnsanlar ikinizi gördüğü zaman, onu balkon olayıyla hatırlıyorlar. Open Subtitles عندما يرونكم الناسُ معاً، فهم يتذكرون حادثة الشُرفة
    Şampanya, balkon ve 12 santim ince topukluyu bir araya getirmeyin. Open Subtitles بأن لاتشربوا الشمبانيا بقرب الشُرفة
    Bu çakma 2. katta bir balkon var. Open Subtitles هذه الشُرفة التي تبدو مثل الطابق الأول.
    Ve son olarak, büyük balkon. Open Subtitles واخيراً وليس آخراً, الشُرفة.
    İşte balkon. Open Subtitles هنا الشُرفة.
    El bombası ile balkona çık. Open Subtitles أريدك أن تذهبي بها إلى الشُرفة.
    Bu tek çıkış kapısı, eğer oradan biri gelirse güvenliği sağlamak için balkona uçarım. Open Subtitles هذا هو المدخل و/أو المخرج الوحيد، لِذلك عندما يدخل أحدهم، سوف أقفز من الشُرفة إلى برّ الأمان.
    Tamam, balkona götür. Open Subtitles -لا أريدهم في جميع أنحاء المنزل -دعونا نلقي بهم إلى الشُرفة
    Evet, verandada oturmuş LSD kullanmış vaziyette... bir av tüfeğiyle içeri girebilirim. Open Subtitles بأستطاعتي الجلوس على الشُرفة مع بندقية , أسكب الحامض
    O verandada keyif için alınan uyuşturucuları deneyecekler. Open Subtitles سيجربون المُخدرات على هذه الشُرفة
    Bir yerde verandada oturmak, yanımda gri saçlarıyla Emmet... Open Subtitles الجلوس على الشُرفة الأمامية في مكان ما، (إميت) رمادي الشعر بقربي،
    Sadece balkonda besleyebilirsin. Ortalıkta dolaşmalarını istemiyorum. Open Subtitles يُمكنكَ الاحتفاظ بهم في الشُرفة فحسب
    balkonda da var biraz. Open Subtitles هناك بعض القمامة في الشُرفة
    Ona doğru koşup balkondan aşağıya düşürdüm. Open Subtitles لقد صدمتها وأسقطتها من الشُرفة
    Yanlışlıkla balkondan düşürmüştüm. Open Subtitles لقد أوقعته بدون قصد من على الشُرفة.
    Bu da veranda. Open Subtitles وهنا الشُرفة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more