İnsanların bu şehrin stresinden uzaklaşmaya ihtiyacı var ama daha da önemlisi onlara ilham verecek bir şeylere ihtiyacı var. | Open Subtitles | الناس بحاجة للتحرر من الضغط الذي ، يلاحقها في هذه المدينة ، و لكن الأكثر أهمية أنّهم بحاجة لشئ ما ليلهمهم |
Hele sizin ikinizin tek kişi olma stresinden bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيك عن الضغط الذي يقع عليكما أنتما الإثنتان لمحاولتكن إجتياز الأمر كشخص واحد |
Bu bir sıkıntıdır, kurtulmak gerekir. - Ve şey... | Open Subtitles | {\pos(195,225)} أمراض الطهاة المهنية إنه الضغط الذي يتعرّضون له وهم بحاجة لتحريره |
Şeflerin meslekî hastalığı. Bu bir sıkıntıdır, kurtulmak gerekir. | Open Subtitles | {\pos(195,225)} أمراض الطهاة المهنية إنه الضغط الذي يتعرّضون له وهم بحاجة لتحريره |
Larry, bugünlerde nasıl bir baskı altında olduğunu düşünemiyorum bile. | Open Subtitles | لا يمكنني تخيل الضغط الذي تمر به هذه الأيام |
baskı altında olduğunu biliyorum ama sana söylüyorsam buna inan. | Open Subtitles | أفهم الضغط الذي أنتي عليه و لكن يجب عليك أن تصدقينني عندما أقول أن هذا هو الإتجاه الصحيح الذي يجب أن تتبعيه |
Sanırım ne kadar baskı altında olduğunu bugüne kadar tam anlamıyla anlamamışım. | Open Subtitles | لا أعتقد أنني حقاً استوعبت الأمر حتى اليوم مدى الضغط الذي كنت تواجهه |
Nasıl bir baskı altında olduğunu bilmiyordum hiç. | Open Subtitles | لم يكن لدي أدنى فكرة عن نوع الضغط الذي عليك |
Arka planda New York City'nin bulunduğu herkesin kafayı yemesini sağlamak üzere olan bir suç varken New York polisinin bu suçun çabuk çözülmesi için ne kadar baskı altında olduğunu tahmin edebilirsiniz. | Open Subtitles | مصورة على خلفية لمدينة نيويورك و جريمة جعلت الجميع يفقد صوابه لك ان تتخيل الضغط الذي كانت تواجهه شرطة مدينة نيويورك من أجل حل هذه الجريمة و حلها بسرعة |