Bu cihazların bir çoğu kendimizle hangi tür yolları gerçekten odaklanmamızla ilgilidir. | TED | هناك العديد من هذه الأجهزة التي هي في الواقع نوع من التركيز على الطرق التي تتعلق بأنفسنا. |
Genetiğin bir faktör olduğunu anlayabilmemizin yollarından biri de uyum oranı denen şeye bakmak. | TED | إن أحد الطرق التي نستطيع فهمها أن الجينات هي عامل بمجرد النظر إلى شيء ما يُدعى معدل التوافق. |
Spor konulu mecazlar kadınlara ofis dili dışında bırakılmış hissettiren yöntemlerden birisidir. | Open Subtitles | تشبيهات الرياضة إحدى الطرق التي تجعل النساء يشعرن بالوحدة في المكتب |
Bunlar da kurtarma ekiplerinin kazazedeleri güvenli bölgelere götürmek için kullanmaları gereken yollar. | Open Subtitles | لذا فان هذه هي الطرق التي يجب أن يستخدمها رجالكم للوصول للمناطق الامنه |
İyi çalıştığını bildiğiniz yollardan biri, Portekiz'de neredeyse kimse eski sisteme dönmek istemiyor. | TED | ومن بين الطرق التي تبين نجاح هذه العملية هي أنه لا أحد في البرتغال يريد الرجوع الى النظام القديم. |
Bunu başarmanın bir yolu, tabii ki, pek fazla hareket etmemek. | TED | إحدى الطرق التي يحقق بها الكسلان هذا هي بالطبع من خلال عدم التحرك كثيرًا. |
Kullandığım yöntemler zalimce ve kalpsizce gelebilir. | Open Subtitles | الطرق التي أستعملها تبدو قاسية، عديمة الرحمة |
Ve sonra insanların kendilerini daha iyi ettikleri o tüm yolları düşünmeyi başladım. | TED | و ثم بدأت أفكر بكل الطرق التي يساعد الناس بها أنفسهم. |
Geçmişe bakabilir ve dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğuna sabit ve ucuz elektriğin nasıl ulaştığını gözlemleyerek bu yolları tekrardan izleyebiliriz. | TED | يمكننا أن ننظر للماضي ونحاكي الطرق التي استطعنا من خلالها جلب كهرباء ثابتة، ومعقولة الثمن إلى جزءٍ كبيرٍ من شعوب العالم. |
Üstünde bu otomobillerin gideceği yolları bırakalım birileri yapsın. | Open Subtitles | إلى الشرق الأوسط لحماية مصادر النفط. دعونا نترك أي شخص آخر لبناء الطرق التي يمكننا السير فيها |
Bir uzman izlenimi bırakmanın yollarından biri de tutkularınıza erişmektir. | TED | أحد الطرق التي يمكننا أن نتطرق لها كخبراء هي بالاستفادة من شغفنا. |
Beyninizin size "yeter artık" demesinin yollarından bir tanesi. | TED | إنها إحدى الطرق التي يتواصل بها عقلك معك أنك قد اكتفيت. |
Çocukların tartışmaları çözümleme yollarından başında "önce demek" gelir. | Open Subtitles | واحدة من أهم الطرق التي يحل بها الأطفال الجدالات هي بطلبها. |
Uyguladıkları yöntemlerden biri buydu. | Open Subtitles | و واحدة من الطرق التي اتبعوها كانت بفعل هذه |
Fizyoterapiye, rehabilitasyona başladık, ve rehabilitasyonda uyguladığımız yöntemlerden biri ayna nöronları terapisiydi. | TED | بدأنا بالعلاج الطبيعي، وبدأنا إعادة التأهيل، وأحدى الطرق التي سلكناها من ناحية إعادة التأهيل هي مرآة الخلايا العصبية التجريبية. |
Fizikçiler bir süredir füzyon üzerine çalışıyorlardı. Geliştirdikleri yöntemlerden biri tokamak denen bir makineyi kullanmak oldu. | TED | كان الفيزيائيون يشتغلون على الانصهار منذ بعض الوقت، وكانت إحدى الطرق التي يستعملونها أمرا يسمونه "توكاماك". |
Etkiliyici değişiklikler yapabileceğimiz bazı yollar mevcut. | TED | هنا بعض الطرق التي يمكننا أن نفعل بها بعض التغيرات الدراماتيكية. |
Oyuncu keşifler, oyuncu inşa etmeler ve rol oyunları. İşte bunlar tasarımcıların oyunu iş hayatlarında kullandıkları yollar. | TED | لذا فهناك الإستكشاف اللّاعب، البناء اللّاعب ولعب الأدوار. وهذه بعض الطرق التي يستخدمها المصممون في عملهم. |
Şirket politikası, başlamak için en iyi yollardan biri. | TED | إذن، سياسة العمل هي واحدة من أفضل الطرق التي يمكن البدء بها. |
Bunu sağladığım yollardan biri, çocuklara, ergenlikte bedene ne olduğunu anlatan cinsiyetsiz bir kılavuz hazırlamak. | TED | أحد الطرق التي أفعل بها ذلك هي إنشاء دليل غير محدد الجنس لمرحلة البلوغ يمكنّه أن يعلّم الأطفال عن جسدهم أثناء نموّهم. |
Bakterilerin direnç geliştirmesinin bir yolu ilacı ayrıştıran proteinlerinden geçer. | TED | إحدى الطرق التي تطور بها البكتيريا مقاومتها هي من خلال البروتينات الخاصة بها التي تقضي على الدواء. |
Kullandığım yöntemler zalimce ve kalpsizce gelebilir. | Open Subtitles | الطرق التي أستعملها تبدو قاسية، عديمة الرحمة |
Geri dönüp bizimle paylaştıklarında, oturup straforu günlük hayatımızda ne şekillerde gördüğümüzü düşündük. | TED | وعندما عادوا وأخبرونا عن ذلك، بدأنا نفكر في الطرق التي نرى فيها الستايروفوم كل يوم. |