| Bu bebekler bir şansı hak ediyorlar. Onlara bunu verebilirim. | Open Subtitles | الطفلتان تستحقّان فرصة، ويمكنني منحهما إيّاها. |
| Orta okul zamanlarım gibi. Bu bebekler yokken. | Open Subtitles | الأمر أشبه ببداية أيامي في الثانوية قبل أن أحصل على هاتان الطفلتان |
| bebekler çok sakindi. | Open Subtitles | الطفلتان كانوا هادئين بشكل غير طبيعي |
| Valerie vücudunun dışında büyü kanalı yapmayı planlıyor böylece bebekler ona doğru gidecekler. | Open Subtitles | (فاليري) تخطط للاستقواء بسحرٍ كافٍ خارج جسدك لتنجذب إليه الطفلتان. |
| bebekler sağlıklı. Alaric'in yanındalar. Kontrol ettirmek için revire götürdü onları. | Open Subtitles | الطفلتان معافتان، وهما مع (ألاريك)، إذ أخذهما للحضّانة للفحص. |
| - Birincisi bu bebekler benim değil. Ric'in-- | Open Subtitles | أولًا، الطفلتان ليستا ابنتيّ، بل ابنتيّ (ريك) |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 