| Başlarının etini yedim. Beyaz tüylü halı olduğu için özel bir sipariş. | Open Subtitles | أعلم هذا ، لكني خاطبتهم وقالوا أن التأخير بسبب الطلبية الخاص من الريش الأبيض |
| Bu sipariş Columbus'a gidecek. | Open Subtitles | . " هذه الطلبية إلى " كولومبوس و هي تستغرق يومًا للتوصيل |
| Yeni sipariş vermekte zorlanacağız. Ellerinde mal kalmamış. | Open Subtitles | -ستتكدس لدينا البضاعة , لقد عادت الطلبية |
| Unutma. Bugün, Londra'ya o siparişi göndermek için son gün. | Open Subtitles | لا تنسي اليوم هو آخر يوم لشحن الطلبية إلى لندن |
| Birisi siparişi sana uzattığında bir şey ekleyip akışı devam ettiriyorsunuz. | TED | عندما يمرر شخص واحد الطلبية إليك، تضع شيءً ما وتمرره نحو الأسفل. |
| Bu ödememe izin vermediğin Üçüncü teslimat. | Open Subtitles | إنها الطلبية الثالثة لم تدعني أدفع ثمنها |
| Ve teslimat gelince aynı şeyi yapmam gerekiyor, tabi tersten. | Open Subtitles | و بعدها ، حينما تصل الطلبية اقوم بفعل نفس الشيئ ، لكن بطريقة عكسية |
| sipariş adresi 5/16 yoluydu, 516. cadde değil. | Open Subtitles | والآن كانت الطلبية على 16/5 من خشب الزان وليس خشب زان مشوّه |
| - Madge sipariş verdiğimde sadece beyaz nilüferler olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | -مادج" "، أنتي تعلمين أنهُم فقط لديهُم زنابِق من المكان الذي طلبت مِنهُ الطلبية. |
| Roma'dan sipariş ettiğim paket! | Open Subtitles | الطلبية التي طَلبتُها مِنْ روما! |
| sipariş verdiğimiz gıdalar geldi mi? | Open Subtitles | و قد سلمت الطلبية بحال جيدة |
| Ben köşedeki sandviç dükkanından her zaman Büyük Lezzetli pastırmalı sandviç sipariş ederim ama Büyük Lezzetli asla pastırmalı gelmez. | Open Subtitles | حسنا ، دائما أطلب شطيرة (كبيرة و لذيذة) مع لحم مقدد من المتجر تحت، عند الزاوية لكن الطلبية لا تأتي مع لحم مقدد |
| Kat, sipariş hazır. | Open Subtitles | "كات)", انتهت الطلبية)! |
| Azaltılan siparişi duydum. Adi herifler. | Open Subtitles | لقد سمعت بشأن هذه الطلبية المقتطعة, هؤلاء الأوغاد |
| Bu gece kapatmadan, bu siparişi mail atmış ol, tamam mı? | Open Subtitles | إحرصي على إرسال هذه الطلبية بالإنترنت قبل إغلاق الملهى الليلة , هل فهمتِ ؟ |
| Eğer tişörtler düşündüğüm gibi satarsa size kapüşonlu sweatshirt siparişi verebilirim. | Open Subtitles | إذا بيعت قمصانكم مبيعاً جيّداً فأريد تكملة الطلبية ببعض القلنسوات |
| Bunu siparişi vermeden önce söylememeleri çok hoş. | Open Subtitles | كان سيكون لطيفا جدا منهم لو أعطونا هذه المعلومات قبل أن نقدم الطلبية. |
| Alakart siparişi verebilir miyim? | Open Subtitles | هكذا ، أاستطيع أن أطلب حسب الطلبية ؟ |
| - Ilana dinle teslimat saati 20 dakika içinde başlıyor.. | Open Subtitles | ايلانا تسليم الطلبية سيكون خلال |
| - teslimat tamamlandı. | Open Subtitles | وصلت الطلبية |
| siparişin bir kısmını değil, kırmızı, yeşil ve maviyi hepsini yapıyorlar. | TED | إذًا هم يشيرون بالأحمر والأخضر والأزرق ليس فقط كجزء من الطلبية |