"العمود الفقري" - Translation from Arabic to Turkish

    • omurga
        
    • omurilik
        
    • Spinal
        
    • omurgaya
        
    • omurganın
        
    • omurgayı
        
    • omurgasını
        
    • omurgandan
        
    • omurgası
        
    • Omurgan
        
    • omurgada
        
    • omurgadan
        
    • bel kemiğine
        
    • omur
        
    • omurun
        
    omurga sinirleri etrafında bir sürü yarası ve şişlikleri var. Open Subtitles إنّه يعاني الكثير من الجروح والأورام حول أعصاب العمود الفقري
    Omuriliği sağlam. omurga kırığı ya da omuriliğe baskı yok. Open Subtitles العمود الفقري نظيف لا كسور أو ضغط على الحبل الشوكي
    Orada yüzeysel konuşmalar olmadığı gibi biz en özel kişisel duygularımızı, korkularımızı ve omurilik servisi sonrası yaşamlarımız için olan ümitlerimizi paylaştık. TED و لم تكن هنالك محادثات سطحية حيث تبادلنا أعمق أفكارنا ، و مخاوفنا ، وآمالنا لحياتنا بعد جناح العمود الفقري.
    Fetal Spinal tümör hakkında danışmak üzere bir noröcerrah arıyorum. Open Subtitles أحتاج إلى طبيب اعصاب للاستشارة بصدد ورم في العمود الفقري
    omurgaya sahip ilk hayvanlar balıklardı. TED كانت الأسماك أولى الحيوانات التي نما بها العمود الفقري.
    Dört kurşunun ikisini çıkardık ama omurganın çok yakında bir tane daha var. Open Subtitles أزلنا إثنتين من الرّصاصات الأربع لكن هناك واحدة قريبة جداً من العمود الفقري
    Genlerden bir gurubu, gelişmekte olan embriyonun omurga hücrelerinin aşağı hareketini kontrol eder. Open Subtitles مجموعة من الجينات تتحكم في حركة الخلايا على طول العمود الفقري للجنين المتكون
    Hazır mısınız? Bu yeryüzünde son yaptığı bir şey Heidi adındaki küçük bir kızın, beş yaşında, omurga kanserinden ölmeden önce. TED هذه الرسمة هي أخر تصرف قامت به فتاة تدعى هادي وهي بعمر الخامسة قبل أن تتوفاها المنية بسبب سرطان في العمود الفقري
    Siz bunu, molekülün geri kalanını bir arada tutan omurga olarak düşünebilirsiniz. TED ويمكنك أن تعتبرها العمود الفقري والذي يربط بقية الجزيئات مع بعضها
    omurga veya omur kastediliyor. Open Subtitles وديموس، وهو ما يعني الإطار الجسم في اشارة الى العمود الفقري أو فقرة
    Ve endişe verici eğrilikte omurga. Open Subtitles وتقوسات خطيرة فى العمود الفقري ألتفت قليلًا لو سمحت
    Ve herbirimiz omurilik servisinden ayrıldığımızda asla eskisi gibi olamayacağımızı biliyorduk. TED وكل منا أدرك أنه حينما نغادر جناح العمود الفقري لن نكون أبدا كما كنا من قبل.
    Ve bence, Süpermen (Çelik Adam), Christopher Reeve, omurilik hasarlı hastalar adına en büyük farklındalığı yaratmıştır. TED بالنسبة إلي, الرجل الفولاذي, كريستوفر رييف كان أفضل من رفع مستوى الوعي حول معاناة المصابين بأذيات العمود الفقري.
    Daha yeni omurilik yaralanması geçirmiş bir hasta hayal edin. TED تخبلوا شخصاً يعاني من إصابة في العمود الفقري.
    Burada ve burada... l5 bölgesindeki Spinal arteri aşındırdığını görebilirsin. Open Subtitles انظر هنا و هنا واضح وجود تآكل في العمود الفقري
    İnsanlar genellikle omurgaya dengesiz şekilde yük bindiren, omuzlar önde ve sırt kambur olacak şekilde otururlar. TED وتتمثل الطريقة الشائعة بالجلوس بظهر منحني وكتفين متراجعين وضعية تخلق ضغطًا غير متساو على العمود الفقري
    omurganın nasıl yere tamamen paralel olduğuna dikkatinizi çekmek istiyorum. TED تخيلوا كيف أن أشواك العمود الفقري لها اتجاه موازٍ لسطح الأرض.
    Wegner'in iki ciğeri ve omurgayı etkilediğine dair raporlar okumuştum. Open Subtitles هذه تقارير لحالات مرض ويجنر تهاجم الرئة و العمود الفقري
    omurgasını boyunlukla ve desteklerle sabitleyin. Open Subtitles عطل العمود الفقري بوضعك للرقبة يجب ان تربط الدعامة الرئيسية جيدا
    Ağzında başlıyor sonra beynine doğru bir yolculuk yapıyor omurgandan aşağı doğru inip ayak parmaklarından dışarı çıkıyor... Open Subtitles إنه يبدأ في فمك ينتقل الى راسك ثم يمتد على طول العمود الفقري ثم ينفجر من أصابع قدميك
    Epinefrinin omurgası çoğunlukla karbondan oluşur, Bu olağandır. TED يتكون العمود الفقري للإبينفرين غالبًا من ذرات الكربون، وهذا شائع.
    Omurgan boyunca 5 büyük enerji noktan var. Open Subtitles لديكِ خمسُ نقاطِ طاقةٍ كبيرة طوال العمود الفقري
    Bu vücudu rahatlatan ve ...omurgada ki kan akışını azaltan, bir masaj tekniğidir. Open Subtitles أسلوب التدليك أن يرتاح الجسم، بالحد من تدفق الدم بطيئا العمود الفقري.
    Kalbe gelir, omurgadan yukarı çıkar, omurilik soğanına ulaşır, omurilik sapındaki almaçlara bağlanır. Open Subtitles السفرات خلال القلبِ، فوق العمود الفقري إلى النخاعِ oblongata. تَرْبطُ إلى ساقِ الدماغ.
    Kuvvet sensorlarını, bileklerine ve bel kemiğine monte ettim. Open Subtitles حسناً, لقد وضعتُ أربعة متحسسات في الرسغين و خلف العمود الفقري
    Şükür ki kurşun atar damarı ve omur iliği ıskalamış. Open Subtitles لحسن الحظ لم تصب الرصاصة الأوعية الوداجية أو العمود الفقري
    Bıçak konukçunun omuriliğindeki birinci ve ikinci omurun arasına girip kesmek ve bu arada ortakyaşamın omuriliğinin 33. ve 34. omurları arasındaki bağlantıya zarar vermek için kullanılmış. Open Subtitles النصل إستُخدم لفصل العمود الفقري للمُضيف في ما بين الفقرتين الأولى و الثانية بينما القطع في السلسلة الفقرية في المتكافل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more