"العيب" - Translation from Arabic to Turkish

    • sorun
        
    • yanlış
        
    • nesi
        
    • kusur
        
    • kusuru
        
    • sorunu
        
    • olmuş
        
    • varmış
        
    • sorunum
        
    • hatayı
        
    • utanılacak
        
    • eksiklik
        
    Fakat sorun şuydu, gördüğünüz gibi, fikrimin ölümcül bir hatası vardı, ve hata şuydu. TED والمشكلة كانت، كان لفكرتي عيب واحد قاتل وهذا العيب هو
    Onu ben yarattım zaten." Kimse bana sorun bende diyemez. Open Subtitles أنا مخترع تلك العبارة، لا أحد يخبرني أن العيب فيه وليس فيّ
    Bir kadının istediği için bir erkekle yatmasının nesi yanlış? Open Subtitles ما العيب في امرأة تضاجع شخصا لانها ترغب به فحسب
    kusur anatomide değil, beyinlerinde. Open Subtitles و العيب ليس تشريحي ، إنما له علاقة بالدماغ
    Görünüş ve caka ile bir yere varılamayacağını düşünüyorsun bu nedenle kusuru bir erdeme dönüştürüyorsun. Open Subtitles انت تشعر انك لاتستطيع المسايرة بسبب الشكل او الأناقة, لذا تحوَل العيب الى ميزة
    Bu seferkinin sorunu neymiş ilk gören ben olmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أكون أول من ترى العيب في هذا الواحدة
    Bir tahnitçinin asistanıysa ve sürekli formaldehit kokuyorsa ne olmuş yani? Open Subtitles ما العيب في كونها مساعدة تحنيط وتفوح منها رائحة الفورمالهيد؟
    Kendimi özürlü, arızalı ya da iyileştirilmeye ihtiyacım varmış gibi hissetmiyorum. Open Subtitles لا أشعر بالإعاقة أو العيب أو بالحاجة إلى علاج
    "sorun sende değil, bende."yi ben keşfettim. Kimse bana "sorun sende değil, bende" diyemez. Open Subtitles أنا مخترع تلك العبارة، لا أحد يخبرني أن العيب فيه وليس فيّ.
    Bir sorun mu var, hiç gülünç konuşmuyorsun? Open Subtitles ما العيب في الطريقة التي تتكلم بها عندما لا تبدو سخيفة ؟
    Yani sorun onlarda. Sen onlara ulaşmaya çalışıyorsun ama onlar bağlanmıyor. Open Subtitles إذا , العيب فيهم , أنتِ تحاولي التوصل إليهم وأنهم لا يصلوا إليكِ
    Hayır, sorun o değil, benim. Bende gelin genleri yok. -Test tüpüne konup incelenmem gerek. Open Subtitles ليس العيب به، بل بي لا يوجد بي جين الزواج، يجب أن يدرسني العلماء
    Şey, birazcık tedbirli olabilirsin, ama bunun nesi yanlış ki? Open Subtitles قد تكون حذر قليلاً لكن ماهو العيب في هذا ؟
    50 yaşındayım, bir bayan için bir şeyler yapmamın nesi yanlış? Open Subtitles تعديت الخمسين، ما العيب في أن أفعل شيئا من أجل إمرأة؟
    git de başka yerde yemek için fısıldaş, yoksa başkaları yanlış anlıyo! Open Subtitles انظر الى عينين الطفلة ان وجه هاسون ممتلئ وبراق لكن ما هو العيب فى تلك الطفلة؟
    Bütün hayatınız boyunca baskısını hissettiğiniz tek insanlara özgü kusur ölümlü olmak sadece bu-- Open Subtitles العيب الإنساني الوحيد أنكم تقضون أعماركم بمأسى والفناء,
    Bu ölümcül kusuru avantaja çevirip stratejimizi belirleyeceğiz. Open Subtitles سنستعمل هذا العيب القاتل إلي فائدتنا ونجعله إستراتيجيتنا للنجاح
    Sanırım Ken'in asıl sorunu bir işi olmaması... ve fazla gurur yapmasıydı. Open Subtitles اعتقد ان العيب الأساسى عند كين هو انه بلا وظيفة والكثير من الكبرياء
    Ben de ikinizi götürmeye çalıştım. Ne olmuş ki? Open Subtitles لذا حاولت ان اذهب مع كلتيكما ما العيب في هذا؟
    - Fotoğrafların nesi varmış? Open Subtitles و ما العيب في الصور الفوتوغرافية ؟ - ليس هناك ما يعيبها -
    Benim sorunum ne? Hayatımda normal bir şey olmayacak mı? Open Subtitles ما العيب في أن أرغب بشيءٍ عادي في حياتي ؟
    Zımpara taşı, elmasın ahengini bozduğu anda hatayı hemen anlayabilirdi. Open Subtitles كان بإمكانه سماع العيب في الألماس من طريقة تغيّر الأغنية عند الصقل.
    Yani kendini tekrar keşfediyorsan maaş ve diş konularında da kesinlikle utanılacak bir şey yok. Open Subtitles على أي حال, بينما أنت تعيد اكتشاف نفسك بالتأكيد ليس من العيب أن تجد شيء يدفع المال ويشمل تأمين أسنان
    Benzetme programındaki eksiklik benim yaratılışım sırasında keşfedildi. Open Subtitles العيب في برمجة المحاكاة إكتشفتها خلال تصنيعي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more