"العَمَل" - Translation from Arabic to Turkish

• çalışmak
• çalışmayı
• çalışmaya
• çalışamam
• çalışamayacağım
• işini yapmaya çalışıyor

İşinden ayrıldın ve başkaları için çalışmak istemiyorsun.
تتستقيل من عملَكَ , و لا تَحْبُّ العَمَل لدى للآخرين

Doğrusu, kız arkadaşım için çalışmak pek hoşuma gitmiyor.
فقط للعلم، بأني لست سعيدا بشأن العَمَل من أجل صديقتِي

Justine, Retail Rodeo'da çalışmayı seviyorsun değil mi?
جوستين , تَحْبُّ العَمَل في متجرنا , أليس كذلك؟

Bilmiyorum, eğer ofisde çalışmayı başarabilirsem.
أنا لا أَعْرفُ إذا أنا يُمْكِنُ أَنْ أُقطّعَه، العَمَل في مكتبِ.

Birlikte çalışmaya başladığımızda senden hoşlanmıştım.
عندما بَدأنَا أولاً العَمَل سوية،

Bu kadar yakışıklı biriyle beraber çalışamam.
أنا لا أَستطيعُ العَمَل مَع شخص ما الذي وسيم.

Meşgul olduğunu biliyorum ama korkarım bugün senin için çalışamayacağım.
أَعْرفُبأنّكفي منتصفِالشيءِ، لكن أَنا خائفُ أنا لا أَستطيعُ العَمَل لَك اليوم.

Coco, Claude işini yapmaya çalışıyor. Evet.
(كوكو), (كلود) يُحّاول العَمَل

Ama o Paris'te çalışmak istedi, bense burada kalmak.
لَكنَّها أرادتْ العَمَل في باريس وأنا أردتُ البَقاء هنا.

Seninle birlikte çalışmak çok güzeldi ortak.
حَسناً، لقد كَانَ جيدَ العَمَل مَعك، يا شريكى.

çalışmak zihnimin çökmesini engelliyor.
حسناً، العَمَل يُبعِدُ عَقلي عَن الانهيار

CSI'da çalışmak demek, kesin emin olmadan çalışmayı öğrenmek demektir.
جزء وجود a csi يَتعلّمُ العَمَل في غياب الحقيقةِ المُطلقةِ.

Bir şeyler inşa etmek veya herhangi bir şey için canın çıkana kadar çalışmak hakkında hiçbir fikrin yok.
لَيْسَ لَديكِ فكرةُ ما يكلف بِناء شيءِ أَو العَمَل بجدّ لأيّ شئِ

Son nefesini vermeden beyni çalışmayı bırakmış.
دماغه تَوقّفَ عن العَمَل قبل هو كَانَ قادر على مُعَالَجَة نفسِه الأخيرِ.

Burada çalışmayı seviyor olmalısınız.
يَجِبُ أَنْ تَحبَّ العَمَل هنا

Katilimiz karanlıkta çalışmayı tercih ediyor.
قاتلنا فضّلَ العَمَل في الظلامِ.

Doktor Hodler, eğer sizin için de uygunsa, kimsenin haberi olmadan çalışmayı tercih ederim.
أنا أُفضّلُ العَمَل بشكل مجهول

O halde, ...ödevleriniz üstünde çalışmaya devam edin.
الموافقة , um, واصلْ العَمَل على صُحُفِكَ.

Bu şartlarda çalışmaya alışkın değilim!
لَسْتُ مُتعوده عَلى العَمَل تحت تلك الظروف!

Onunla çalışamam.
أنا لا أَستطيعُ، أنا لا أَستطيعُ العَمَل مَعه.

Eğer bu masrafları kapatmazsan , seninle çalışamam.
إذا أنت لا تَغطّي هذه النفقاتِ، أنا لا أَستطيعُ العَمَل لَك.

Birkaç gün çalışamayacağım.
لَنْ أكُونَ قادرة على العَمَل لبِضْعَة أيامِ