| Ne Garip! İşte Diyarbakır. | Open Subtitles | لأولئك الذين يكرهونني إنها الغربة ، إنها ديار بكر |
| İnce, Garip, iğrenç şeritler, tamam mı? | Open Subtitles | الغربة الرقيق، الأشرطة المُقْرِفة، موافقة؟ |
| -Bana verdiğin Garip test soruları vardı ya? KGB'nin geliştirdiği? | Open Subtitles | تذكّر أولئك الإختبار الغربة يستجوبك أعطيتني، الواحد التي KGB طوّر؟ |
| Demir ve Garip birşeyle karışmış acayip bir DNA olduğunu söylediler. | Open Subtitles | يقولون بأنّه بعض مركّب دي إن أي الغربة ببعض الشيء الحديدي أو الملعون. الذي لا يصبح مفهوما. |
| Garip birşeyler görürsen bana haber ver olur mu ? | Open Subtitles | إعمل جميلا لني. إذا ترى أي شئ الغربة أو ما شابه ذلك، يخبرني. الموافقة؟ |
| Garip demişken, bunu o çocuk için hissediyor olmalısın. | Open Subtitles | تتحدث عن الغربة ستتعاطف مع ذلك الرجل |
| Ne Garip olurdu biliyor musun? | Open Subtitles | تَعْرفُين ماذا تَكُونُ الغربة الحقيقية؟ |
| - Ne? Garip bir çeşit déja vu yaşadım. | Open Subtitles | أنا فقط حصلت على الإحساس الغربة لdeja vu. |
| Bu Garip kara kılıkla geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتي بهذه الملابس الغربة السوداء |
| Belki de sadece bizim gibi Garip aynı zaman döngüsünün içinde kalmış. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا هو يُلْصَقُ في نفس الوقت الغربة Ioop مثل نحن. |
| Son zamanlarda çok Garip davranıyordu. | Open Subtitles | الغربة مؤخراً. هو كَانَ يَنسحبُ منني، |
| Burada olmak Garip. | Open Subtitles | شعرت بشيء من الغربة هنا |
| - Çünkü dün gece çok Garip bir şey oldu. | Open Subtitles | - لأن ليلة أمس، الشيء الغربة حدث. |
| - Burada Garip şeyler var. | Open Subtitles | هناك بعض التغوط الغربة هنا. |
| Garip at heykeli. | Open Subtitles | ذلك نحت الحصان الغربة. |
| En garibi de ne biliyor musun? Gerçekten en Garip olanı? | Open Subtitles | تعرف الجزء الغربة جدا؟ |
| - Garip hissediyorum. | Open Subtitles | - أحسّ بنوع من الغربة |
| - Garip hissediyorum. | Open Subtitles | - أحسّ بنوع من الغربة |