| Beden dersinden bir kız, kimya dersinden diğer kız... | Open Subtitles | وتلك الفتاة من النادي الرياضي وفتاة أخرى من صف الكيمياء |
| Merak ediyorduk da, bu kızı daha önce buralarda hiç gördünüz mü? | Open Subtitles | لقد كنا نتسائل , هل رأيت تلك الفتاة من قبل؟ |
| O "daniska" diyen Kansas'lı kız." | Open Subtitles | إنها تلك الفتاة من كانساس التي قالت : هوي. |
| Ve Jill Tarter ordaydı ve bana döndü ve The Exorcist’ deki kız gibi bana baktı. | TED | جل ترتر كانت موجودة هناك أيضاً، فالتفتت إلي، ونظراتها لي كانت تشبه نظرات الفتاة من فيلم "طارد الأرواح الشريرة". |
| 1. Mıntıka'daki kız ve 10. Mıntıka'daki oğIan. | Open Subtitles | الفتاة من المقاطعة 1 و الفتى من المقاطعة 10 |
| Hala resepsiyondaki kız mı? | Open Subtitles | ألا تزال مع تلك الفتاة من الإستقبال ؟ |
| Enstitüden bir kızı serserinin tekiyle gördüğü zaman polis çağıracaktır! | Open Subtitles | سيرى العلامة مع الفتاة من المؤسسة سيستدعى الشرطة |
| Madem Hadleyberg'deki kızı o kadar seviyor, bırak onunla zengin olsun. | Open Subtitles | هو يحب هذه الفتاة من هادليبرج كثيرا، دعه يحلم بالثراء معها |
| Lisedeyken bir kız tanırdım zekiydi ama pek bir olayı yoktu. | Open Subtitles | عرفت تلك الفتاة من الثانوية ذكية بما يكفى لكنها لم تحضر من شئ |
| - Berbat. Oradayken bir kız herkese onu öpmeye çalıştığımı söyledi. | Open Subtitles | تلك الفتاة من كنيستي , أخبرت الجميع أنني حاولت تقبيلها |
| Oradayken kiliseden tanıdığım bir kız herkese onu öpmeye çalıştığımı söyledi. | Open Subtitles | تلك الفتاة من كنيستي , أخبرت الجميع أنني حاولت تقبيلها |
| Bu kızı daha önce otobüste gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت هذهـ الفتاة من قبل في الحافلة ؟ |
| Bu kızı daha önce gördünüz mü? | Open Subtitles | هل رأي أي منكما هذه الفتاة من قبل؟ |
| Bu kızı daha önce hiç görmedim. | Open Subtitles | لم أر هذه الفتاة من قبل في حياتي. |
| Çünkü onun sigortası var. Torrance'lı kız, Florence | Open Subtitles | # لأن لديها تأمين، الفتاة من تورينس، فلورينس # |
| Georgia'lı kız cevap verir, "Affedersin. | Open Subtitles | الفتاة من جورجيا قالت استسمحك عذراً |
| Cloth Fair'deki kız ortaya çıktı. Flora. | Open Subtitles | لقد ظهرت الفتاة من سوق الملابس " فلورا " |
| Bir de şu Kentucky'deki kız... | Open Subtitles | وتلك الفتاة من ولاية كنتاكى |
| Ne oldu? 2. Mıntıka'daki kız bir bıçak attı. | Open Subtitles | الفتاة من المقاطعة 2 لقد رمت سكين و لكنني بخير |
| Şu Karnaval'daki kız değil mi? | Open Subtitles | ومن تلك الفتاة من الكرنفال ، أليس كذلك؟ |
| Sigortacı da gördüğün kız mı? | Open Subtitles | تلكَ الفتاة من مكتب التأمين؟ |
| Ama bu gerçek bir kızı soğuk bir kış gecesinde sıcak tutmaz. | Open Subtitles | لكنَّ هذه الواقعة لا تحمي الفتاة من ليالي الشتاء الباردة |
| Dublin'deki kızı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكر هذة الفتاة من دبلن؟ |
| Heeyy. Seminerdeki kız bu. Ben de seni düşünüyordum. | Open Subtitles | مرحباً، أنت الفتاة من الندوة كُنت أُفكر بكِ |
| İlk önce onunla tanışmalıydım onu filmlerindeki kız gibi zannettim. | Open Subtitles | كان يجب أن أتقابل معها أولاً. أعتقدتُها الفتاة من أفلامها. |