sanat ve estetik felsefesi yapıyorum, açıkçası, yaşamak için. | TED | أعمل في فلسفة الفن و علم الجمال فعليا للعيش. |
Güzellik, sanat ve eğlence eserlerinin yaratılması ve beğenilmesinde büyüttüğümüz ve yoğunlaştırdığımız adaptif bir etkidir. | TED | الجمال هو نتيجة التكيف، الذي ننشره، ونزيده قوة في صنع و متعة أعمال الفن و الترفيه. |
Bütün bunlarla ilgilenirken, oyuncaklar yaparken, Bence yenilik, sanat, ve bilim arasinda gerçek bir bağlantı var. | TED | في أثناء عملية تصميم الألعاب أعتقد إن هناك علاقة وطيدة و قوية بين الإبداع و الفن و العلوم |
sanat ve bilim dinamik bir dengeye sahip. İste burda yenilik oluşuyor bana sorarsanız. | TED | هناك توازن ديناميكي بين العلم و الفن و من هنا يمكننا صناعة الإبداع |
Lily, burada amerikanın kültür ve sanat merkezinin tam ortasında yaşıyoruz. | Open Subtitles | ليلي .. نحن نعيش في مركز الفن و الحضارة في امريكا |
Harun ona şekil verdi ve çekiçle düzeltti, sinsi bir sanat ve insanın aracı olsun diye. | Open Subtitles | و هارون يصممها و يصقلها بالمطارق جاهزه ليتم نقشها بدهاء الفن و صنع الإنسان |
Harun ona şekil verdi ve çekiçle düzeltti sinsi bir sanat ve insanın aracı olsun diye. | Open Subtitles | و هارون يصممها و يصقلها بالمطارق جاهزه ليتم نقشها بدهاء الفن و صنع الإنسان |
sanat ve yaşam arasından, hayatı seçermiş. | Open Subtitles | ما بين الفن و الحياة، قال إنه سيختار الحياة. |
Ayrıca sanat ve edebiyat son dönemlerde çok ilgi görüyor ve şu anda en az bir hamal kadar para kazanıyoruz. | Open Subtitles | زاد الطلب على الفن و الأدب مؤخرا و ونحن نربح منه حاليا كما يفعل الحمالين |
Juan Antonio misafirlerini öğle yemeğine çıkardı. sanat ve aşk hakkında sohbet ettiler. | Open Subtitles | خوان أنطونيو أخذ ضيوفه للغداء ناقشا الفن و الرومانسية |
Perspektif anlayışı sadece sanat ve mimariyi değil insan vücuduna bakış açısını da temelden değiştirdi. | Open Subtitles | و فهم المنظور لم يؤثر فحسب في الفن و المعمار بل غير أيضاً الطريقة التي ينظر بها الناس لجسم الإنسان |
Ona da sanat ve sinema aşkını aşılayan kişinin teyzesi olduğundan bahsediyordu. | Open Subtitles | بطريقّة ودية جدًا، عن عمتَه التي أعطتَه نوعًا ما موهبة الفن و حب الأفلام كذلك. |
Bence o film.. ..sanat ve ticaretin güzel bir senteziydi. | Open Subtitles | كان مزيج جميل من الفن و الصلات الإجتماعية |
Ve yaptığım şeylerden birisi de, teknoloji ve liderliği, sanat ve tasarı perspektifiyle birleştirerek bazı araştırmalar yapmaktı. | TED | وشيء واحد قمت به هو القيام ببعض البحوث في النظام التي يمكن أن تجمع بين التكنولوجيا والقيادة. مع منظور الفن و التصميم . |
Ayrıca bu yaklaşımdaki bir perspektifin yalnızca daha fazla liderin sanat ve tasarım alanına girerse büyüyeceğini düşünüyorum çünkü sanat ve tasarım, bu şekilde düşünmenize izin verir ve bunun gibi farklı sistemler bulur. Ben de bu şekilde düşünmeye başladım ve bunları sizlerle paylaştığım için de çok mutluyum. | TED | و انا اعتقد ان هذا نوع من المفاهيم سيبدأ بالنمو كلما ازداد عدد القادة الذين يدخلون الى عالم الفن و التصميم ، لأن الفن و التصميم يجعلك تفكر هكذا ، ايجاد انظمه مختلفه مثل هذه، و لقد بدأت في التفكير بهذا الشكل ، لذلك أنا سعيد لمشاركة هذا معك. |
sanat ve tasarım denklemini bulmak zorunda olduğumu keşfettim, ki bu çember-üçgen-kare olarak bilinir. | TED | أدركت أنه يتوجب علي أن أجد المعادلة بين الفن و التصميم، الذي نعرفه باسم "دائرة-مستطيل-مربع". |
sanat ve Bilim'in bir olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أؤمن أنه يمكن الفصل بين الفن و العلم |
Bu kitaplar boyunca -- bu Furby ile ilgili ilk sayfa, Burada sanat ve bilim bir arada. | TED | و هذه أولى صفحات تصميم لعبة (فوربي) لدي بعض من الفن و العلم |
Çünkü titremeyi kabullenmek benim için sadece sanatla ve sanat yetenekleriyle ilgili değildi. | TED | لأن إعتناق الهزّة بالنسبة لي لم يكن فقط حول الفن و إمتلاك المهارات الفنية. |
Sanat diplomam ve sanat tarihi konusunda iyi bir geçmişim var. | Open Subtitles | حسنا,لديّ شهادة في الفن و خلفية في تاريخ الفن |
Bence bu kafamdaki o ampülün yanmasını bekleyen ve sanat, bilim ve felsefe alanındaki ilgimi birleştirmek için uzun süredir arzuladığım şeye hazır olmamdı. | TED | بإعتقادي انها كانت رغبتي منذ فترة طويلة في الجمع بين اهتماماتي في الفن و العلم و الفلسفة التي سمحت لي بأن أكون مستعدة حين أضأت الفكرة في رأسي |