| şapkayı al. Fotoğrafı kızakta çekin. Sen de Noel Baba kıyafetini giy. | Open Subtitles | اليك القبّعة , التقط الصورة بالزلاجة وارتدي ملابس سانتا |
| Annem pasta aldı ve Daniel da bana bu şapkayı verdi. | Open Subtitles | أحضرت أمّي كعكة وأعطاني دانييل هذه القبّعة |
| Bu arada, beyaz Şapka hiç yakışmıyor ama saçlarına bayıldım. | Open Subtitles | بالمناسبة، القبّعة البيضاء لا تناسبكَ حقاً ولكني أحبّ الشعر |
| Evet Şapka aldım çünkü koltuk altı kıllarımı uzatacak zamanım yoktu. | Open Subtitles | أجل، جلبتُ لي القبّعة لأنّي ليس لديّ الوقت لأنمّي حفري. |
| Çünkü bu şapkanın üzerindeki süslerden biri haline gelmekten hoşlanacağından şüpheliyim. | Open Subtitles | لأنّي أشكّ بأنّكِ ستستمتعين بتحوّلك لمجرّد زخرفة أخرى على هذه القبّعة |
| Şu... küçük şapkalı böcek mi? | Open Subtitles | تلك البقّة ذات القبّعة الصغيرة؟ هذا أنت، |
| Ve niçin çıkarmak istemediğim hakkında da konuşmak istemiyorum ya da Daniel'ın bana yanlış şapkayı verdiği konusunda da ya da neden beni kel görmene izin vermediğim hakkında. | Open Subtitles | ولا أريد التحدّث عن سبب رفضي لخلعها أو لماذا أعطاني دانييل القبّعة الخاطئة أو لماذا لا أريدك أن تراني صلعاء |
| Bir şapkayı güvende tutmak için yapacağımız en güvenli şey bu olsa gerek. | Open Subtitles | أعتقد أنها أفضل طريقة للحفاظ على القبّعة بأمان |
| - artık şaka yapmıyorum.. ver artık şu şapkayı.. bana ver...bana ver.. | Open Subtitles | لم أعد أمزح، انزع القبّعة أعطني إياها، أعطني إياها |
| Öteki savaşçılar ona bu şapkayı getirmişler. | Open Subtitles | الرجال الشجعان الآخرون هم من أحضرواْ لها هذه القبّعة |
| Bana yalan söyledin ve o sihirli nesneyi sakladın. Benim güçlerimi de alabilecek olan o şapkayı. | Open Subtitles | واحتفظتِ بذلك الغرض السحريّ القبّعة التي بمقدورها تجريدي مِنْ كلّ قدراتي |
| Şapka tüm tehlikeli güçleri topladıktan ve tamamen dolduktan sonra, artık durdurulamaz olacağım. | Open Subtitles | عندما تجمع القبّعة كلّ قدراتها المسروقة وتصبح مشحونة لآخرها... سأصبح رجلاً لا يُقهر |
| Belki Şapka sende olabilir ama ikimiz de biliyoruz ki istediğini elde edebilmek için asla yeterince güç toplayamayacaksın. | Open Subtitles | ربّما حصلت على القبّعة لكنْ كِلانا يعرف أنّك لن تجمع ما يكفي مِن القدرات لفعل ما تريد |
| O Şapka bende, senden daha uzun süre kaldı. Çok fazla şey öğrendim. | Open Subtitles | احتفظتُ بتلك القبّعة لمدّة أطول منك وتعلّمت أموراً عديدة |
| Ucu sivri Şapka, bir büyü noktasıdır. | Open Subtitles | إنَّ القبّعة المخروطيّة هي نقطة روحية |
| - Bu şapkanın 70 yıldan beri bu durumda olması imkansız.. | Open Subtitles | مستحيل أن تكون هذه القبّعة هنا منذ سبعين عاماً |
| şapkanın çalışmasını sağlamamı bu yüzden istiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | لهذا تريدني أن أجعل القبّعة تعمل، أليس كذلك؟ |
| Bu salak şapkanın hâlâ durduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأنك لا تزال تملك تلك القبّعة الغبية |
| Kılıçlı hatun ve şapkalı çocuk arkadaşlarımız olur. | Open Subtitles | نحن صديقين للفتاة ذات السيف والفتى ذي القبّعة. |
| Yani şapkadan çıkmak istemeyen bir tavşan tarafından öldürülmüş. | Open Subtitles | إذن قتل بواسطة أرنب الذي لا يريد أن يخرج من القبّعة |
| O zaman neden onu şapkaya geri tıkıp geri kalanını sonra düşünmüyoruz? | Open Subtitles | لمَ لا نعيده إلى القبّعة ونفكّر بالباقي لاحقاً؟ |
| Hadi sevişelim tabii önce tıraş olup Şapkanı da yakmalısın. | Open Subtitles | دعنا نقبّل بعضنا بعد أن تحلق و نحرق تلك القبّعة. |
| Beyaz Köpük Körfezi'ne gidiyoruz. | Open Subtitles | حافظوا على وجهتكم نحو "خليج القبّعة البيضاء" |
| Şapkada ne vardı? | Open Subtitles | و ماذا كان في القبّعة ؟ اجبني |