| Bak, böyle güçlü bir iblisi tılsım olmadan nasıl yok ettiğimizi anlamıyorum. | Open Subtitles | النظرة، أنا فقط لا أَفْهمُ كَمْ نحن يُمْكِنُ أَنْ نَقْهرَ مثل هذا الشيطانِ القويِ بدون a نوبة. |
| Sizin gezegeninizde keşfedilen naqahdah'ın daha güçlü versiyonu hakkında daha fazla öğrenmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أَنا متلهّفُ لإكتِشاف المزيد عن هذه القويِ المختلفه * للـ * ناكوداه المكتشفه على كوكبك |
| güçlü elektrik kablosu savını yüce mahkemeye taşımalısın. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَأْخذَ حبلَ إمتدادِكَ القويِ الحجّة مباشرة إلى المحكمة العليا. - مليمتر hmm. |
| O gerçekten çok güçlü bir adamdı ve harika bir eyaletten gelmişti. | Open Subtitles | هو كَانَ... هو كَانَ كالرجلِ القويِ مِنْ ولاية عظيمة. |
| Bu kadar güçlü bir kişi niçin...? Gosunkugi. | Open Subtitles | ماالذي عَمِلهَ هذا القويِ لرجل عجوزِ... |
| Ama bu kadar güçlü değilim. | Open Subtitles | لَكنِّي لَستُ هذا القويِ. |