| O kitabı çalmış.'Hiçbitmeyen Hikaye'de' aynen öyle yazıyor. | Open Subtitles | لقد سَرقَ الكتابَ. يَقُولُ لذا في ' قصّة بلا نهاية '. |
| Kitap kulübünde bu akşam toplanıyoruz, ama ben kitabı okuyamadım. | Open Subtitles | نادي كتابي الإجتماعات اللّيلة، وأنا لَيْسَ لِي إقرأْ الكتابَ. |
| # - kitabı dikeceğiz iğne iplikle - Bibbidi bobbidi buu # | Open Subtitles | نحن سَنُنجزُ الكتابَ مَع الخيط و الخطّاف |
| Erkeğe ihtiyaç duyduğunda kitabı yazdın | Open Subtitles | عندما تعلق الأمر بعدم الاحتياج لرجل، كَتبتَ الكتابَ |
| İncil'den. -Güzel Kitap diye ona derim işte. | Open Subtitles | حَسناً، الآن أَعْرفُ الذي يَدْعونَه الكتابَ الجيدَ. |
| Bu şey bir ton be. kitabın bunda olduğundan emin misin? | Open Subtitles | هذا الشئ وزنهُ ثقيل هل انتِ متأكدةٌ انَ الكتابَ موجودٌ بداخلهِ |
| Ben sadece, yağmacılardan korumak için kitabı aldım. | Open Subtitles | لقد أَخذتُ الكتابَ فقط لحِمايتهمِنْالمهاجمين. |
| kitabı, sadece baskıncılardan korumak için aldım! | Open Subtitles | لقد أَخذتُ الكتابَ فقط لحِمايتهمِنْالمهاجمين. |
| Eğer bu Kitap kulübünde olacaksan bu kitabı okuman gerekiyor. | Open Subtitles | إذا أردت أن تبقى في هذا النادي يَجِبُ أَنْ تَقْرأَ الكتابَ. |
| kitabı daha dikkatli okumalıydın. | Open Subtitles | يجب عليكِ حقاً قَرأَت الكتابَ بأهتمام أكثر. |
| Bazen kitabı hiç bulmasaydım diyorum yine sadece ikimiz olurduk. | Open Subtitles | احياناً اتمنى لو انني لم اجد الكتابَ ابداً اننا كنا لوحدنا انا وانتَ ثانيةً |
| kitabı deneyebilirim ama bu beni aşıyor. | Open Subtitles | يمكنني ان اجربَ الكتابَ ، لكنهُ خارجٌ عن فئتي كثيراً |
| kitabı Koruyucu'ya vermeden önce | Open Subtitles | قبل ما يُرجعُ الكتابَ إلى المراقبِ. |
| Odamda kitabı okuyor olacağım. | Open Subtitles | سَأكُونُ في غرفتِي أقْرأُ الكتابَ. |
| Aslında farketmeyebilirdim, ama geçen yılı o güzel kitabı inceleyerek geçirdim, yani... | Open Subtitles | الآن، قَدْ لا أَكُونُ لاحظتُ، لَكنِّي قضيت .... السَنَة الماضية أَدْرسُ الكتابَ جيداً، لذا |
| Şey, kitabı bir bela olarak görüyorsanız... | Open Subtitles | حَسناً ، إذا الكتابَ سبب مشاكل لكِ |
| kitabı eğer sen düzenlersen yayınlarım. | Open Subtitles | سَأَنْشرُ الكتابَ إذا قمت بتحريره |
| Sonra da kitabı kütüphaneye geri yolluyor, bir başka mahkum onu alıp, sayfayı yırtıp, bir ziyaretçiye veriyor, böylece sen de mesajını dışarı iletmiş oluyordun. | Open Subtitles | ثمّ أنت , uh، وَضعَ الكتابَ الظهر في المكتبةِ، السجين الآخر يَتأكّدُ منه، دموع خارج الصفحة، يَعطيه إلى a زائر، |
| Ben kitabı bulmadan önce gitti. | Open Subtitles | لقد غادرَ قبلَ ان اجدَ الكتابَ |
| Görünüşe bakılırsa, ona verdiğin şu kitabın içindeki öyküler pek de öyle bilindik şekilde değillermiş. | Open Subtitles | يبدو أنّ الكتابَ الذي أعطيتِه إيّاه، لا يحوي القصصَ التقليديّةَ ذاتها بالضبط. |