| O lezzetli yumuşak şeylerden yaparak ikimize de ekstradan puan kazandırabilirsin. | Open Subtitles | ربما أبهرتنا ببعض الكعكه اللذيذه اللي تصنعها لتكسبنا كلينا بعض النقاط |
| Su içmek için nehre gitti ve o yokken bir tabak dolusu lezzetli erik pudingi aldım ve içerisine bir değil tam iki büyük parça koyun pisliği koydum. | Open Subtitles | وبينما كان ذاهب الي النهر من اجل الماء اخذت الوعاء الملئ بفطيرة الخوخ اللذيذه ووضعت عليها ليس واحدة فقط |
| Şu lezzetli keki bitirir bitirmez konuşmak istedim... | Open Subtitles | فقط أردت أن أعلمكم أنني حالما أنتهي من هذه الكعكة اللذيذه |
| leziz ufak istridye ya da her neyse hepsini tekneden kazıyacağız. | Open Subtitles | نحن سنشطف كل هذه المحار الصغيرة اللذيذه أو ما شابه من المركب |
| - Yumruğu yapıştır, Feder! -Pazularını yala! Ardından ısır! | Open Subtitles | اضربه في وجهه فيدر ألعق عضلاتك اللذيذه ألعقها ليني |
| Her piliç bunu ister, taze ve lezzetli bir kaburga dolması gibi. | Open Subtitles | كل فتاة جميل تمر عليه هو مثل قطعة اللحم اللذيذه |
| Havalı insanlar lezzetli tatlı yemeği bıraktı mı? | Open Subtitles | الناس توقفت عن تناول الاطعمه السكرية اللذيذه |
| Bütün o lezzetli yiyeceklere nefis ikramlara karşı koymak... | Open Subtitles | أووه .. حرمان نفسك كل الاطعمه المحلاه جميع الأكلات اللذيذه |
| Çok lezzetli jelibonlar var. | Open Subtitles | ناتشوز ؟ لدينا بعض من الجيلي بينز اللذيذه |
| Her yerden lezzetli kiymali gözlemelerini yemeye geliyorlar. | Open Subtitles | يأتون من كل مكان لأكل قطع اللحم اللذيذه لديه |
| Sıradaki kişi de bir şey almadan geçip giderse lezzetli pastalarımın bir dilimi boğazında kalacak. | Open Subtitles | الشخص التالي الذي يمر من دون أن يشتري واحده من كعكاتي اللذيذه سوف يحصل على قطعه تختنق في حلقه |
| Ama o zaman bu lezzetli çikolatalı şeyi paylaşmazdık. | Open Subtitles | . لكن حينها لم نكن لنتشارك هذه الشيكولاته اللذيذه |
| Ama o zaman bu lezzetli çikolatalı şeyi paylaşmazdık. | Open Subtitles | . لكن حينها لم نكن لنتشارك هذه الشيكولاته اللذيذه |
| Aile koruması içindir, tehlikeli ya da lezzetli hayvanları avlamak içindir ve İngiltere Kralı'nı kendinden uzak tutman içindir. | Open Subtitles | هي لحماية العائلة صيد الحيوانات الخطرة أو اللذيذه ولإبقاء ملك "إنجلترا" بعيد عن وجوهنا |
| O lezzetli yumuşak şeylerden sen, Rose ve Sage.. | Open Subtitles | حَسناً، أَنا بالفعل أصنع كعكعتي اللذيذه |
| Mösyö Neuhaus ve lezzetli çikolataları! | Open Subtitles | مسيو (نيوهاوس) وشوكولاتته اللذيذه. |
| Kebap, içli köfte, leziz döner | Open Subtitles | كُبِه, سمبوسه شرائح اللحم اللذيذه |
| Kebap, içli köfte, leziz döner | Open Subtitles | كُبِه, سمبوسه شرائح اللحم اللذيذه |
| Selam Flora. Selam leziz şey! | Open Subtitles | مرحبا, فلورا هيه, انت الصغيره اللذيذه |
| - Yumruğu yapıştır, Feder! -Pazularını yala! Ardından ısır! | Open Subtitles | اضربه في وجهه فيدر ألعق عضلاتك اللذيذه ألعقها ليني |