"الليلُ" - Translation from Arabic to Turkish

• gece

Sonra aklıma gece bize ait olana dek elimizden geldiğince uzun süre ayakta kaldığımız beyhude gece nöbetleri geldi.
تَذكّرتُ السهرَ العقيمَ الآخرَ حيث التحدي للبَقاء يقظة اكثر ما يمكنني حتى اصبح الليلُ لينا.

Yanlış gece olduğunu düşünmüştüm.
فكّرتُ أنا كَانَ عِنْدَهُ الليلُ الخاطئُ.

Tamam, millet. Neredeyse gece yarısı oldu, yalnızca büyük oynayanlar kaldı.
حَسَناً،أسمعوا جمعيـاً.أنه منتصف الليلُ تقريباً

İşte güneş gidiyor İşte gece geliyor.
تَذْهبُ الشمسُ هناك يَجيءُ الليلُ هنا

gece olur ve biz de konağımıza gideriz.
الليلُ سيقع, و سوف نضطر للتخييم

Tanrım gece yarısı oldu.
كرست، الأن منتصف الليلُ تقريباً

Neredeyse gece yarısı.
أنت رجال، هو منتصف الليلُ تقريباً.

gece vakti dağda araba kullanıyorsunuz.
أنت تَقُودُ في الجبالِ. هو الليلُ.

- ¶ bu bizim sevgili kurtarıcımızın doğduğu gece ¶
- ¶ هو الليلُ مِنْ ولادةِ منقذِنا الغاليِ ¶

gece yarısından sonra dönerim.
منتصف الليلُ سأعود أَو بعدة.

Bu gece parmaklarının arasından kaçtığım gece.
هذا الليلُ إنزلقت خلال أصابعك

Çünkü bu gece bizim gecemiz.
لأن اللّيلة الليلُ.

Bu gece barışı ve birlikteliğimizi kutlamamız gerek!
هذا الليلُ نَحتفلُ بالسلامِ وتآزر!

gece yarısı olmak üzere
هو منتصف الليلُ تقريباً.

Yakında gece olacak.
سيحل الليلُ قريباً.

"gece geliyor ve nöbetim başlıyor."
".الليلُ يحلُ ومناوبتي تبدأ"

LEYDİ İLE SOKAK KÖPEĞİ Bu gece
هذا الليلُ

Bu gece için
لهذا الليلُ

- Neredeyse gece yarısı oldu.
-انه منتصف الليلُ تقريباً .

gece bitti.
الليلُ إنتهى.