| Ben ondan daha büyük bir belaydım. O Mükemmel bir çocuktu. | Open Subtitles | لقد تعرّضتُ للمشاكل أكثر منه فلقد كان الفتى المثاليّ |
| Bu kadar korktuğum neydi, bilmiyorum. Sen Mükemmel erkek arkadaşsın. | Open Subtitles | لا أعرف ما الذي كنتُ أخشاه فأنت الحبيب المثاليّ |
| Bir kadın annesinin cenazesine gider, orada Mükemmel adamla tanışır. İlk görüşte aşktır. | Open Subtitles | ذهبت إمرأة إلى جنازة أمّها، و هناك قابلت الرّجل المثاليّ الذّي أحبّته لأوّل نظرة |
| Aynı zamanda cinayet için de kusursuz bir hikâye olmuş oldu. | Open Subtitles | كما أنّ ذلك يمنحها سيناريو الجريمة المثاليّ |
| Ama küreyi saklamak için kusursuz bir yer. | Open Subtitles | متاهة. ولكن المكان المثاليّ لإخفاء البلورة. |
| Sitenin kodlarıyla oynayıp eşleştirme algoritmasını değiştirerek Maxine'in ideal erkeğinin profilini yarattım. | Open Subtitles | أخذتُ الحرية لإجراء مُطابقة خوازميّة هندسيّة مُطابقة لإنشاء ملفّ شخصي لرجلها المثاليّ. |
| Boktan hayatım için Mükemmel bir metafor olurdu doğrusu. | Open Subtitles | كأنّه المجاز المثاليّ لحياتي اللعينة بأسرها |
| - İşte bu yüzden babamla konuşman için Mükemmel bir zamandasın. - Baban nerede? | Open Subtitles | ولهذا فإنّ الآن هو الوقت المثاليّ لتخاطب والدي. |
| Mükemmel bir ihlal bulana dek o kural kitabını okudun. "28 Numara: | Open Subtitles | وذاكرت كتيّب تعليمات السجن جيّداً، حتّى اهتديت إلى الخرق المثاليّ للتعليمات. |
| Mükemmel bir ihlal bulana dek o kural kitabını okudun. | Open Subtitles | وذاكرت كتيّب تعليمات السجن جيّداً، حتّى اهتديت إلى الخرق المثاليّ للتعليمات. |
| Millet Mükemmel adamı bulacağım diye yırtınır. | Open Subtitles | معظم الناس سيكونون ممتنّين لإيجاد الشابّ المثاليّ. |
| Güzel. Bütün o şeyleri onlarla yaparsın Bay Mükemmel. | Open Subtitles | حسناً، افعل كلّ هذه الأشياء معهم أيّها السيّد المثاليّ. |
| İnanıyorum ki Mükemmel günümüz bir parçası olmasını istersin. | Open Subtitles | أتصوّر أنك تريدينه أن يكون جزءاً من يومنا المثاليّ |
| Açlık temel odak noktası. Neticede o Mükemmel bir aday. | Open Subtitles | الجوع يظلّ المصبّ الأساسيّ لتركيزه، كلّ المؤشّرات تشير لأنّه المرشّح المثاليّ. |
| Metroya bayılıyorum. Stres atmak için Mükemmel bir yer. | Open Subtitles | لكم أحبّ القطارات، إنّه المكان المثاليّ لتخرج العنف الذي بداخلك. |
| Hepimiz sizin Mükemmel çift olduğunuzu düşünürdük. | Open Subtitles | أنا مصدوم جميعنا أعتقدنا بأنّكم الثنائي المثاليّ |
| Okuldaki kimse öğrenmemişti çünkü bilgisayar ağına girmiş ve kendisine kusursuz yoklama ödülünü vermişti. | Open Subtitles | لم يعلم أحد بالمدرسة لأنها إخترقت الخوادم "وأعطت نفسها جائزة "الحضور المثاليّ |
| kusursuz hastayım çünkü. | Open Subtitles | أنا المريض المثاليّ. |
| kusursuz buluşmaya dönelim. | Open Subtitles | لنعود للموعد المثاليّ. |
| Belirli bir kız tipisiniz siz, tütün de ideal erkek arkadaşınız. | Open Subtitles | أنتم نوع معيّن من الفتيات والتبغ هو حبيبكم المثاليّ |
| Ve bence şu an ilişkimizi yeniden başlatmak için harika bir zaman. | Open Subtitles | و أظنّه الوقت المثاليّ لإعادة علاقتنا |
| Hayallerindeki eve kavusabilirsin. | Open Subtitles | والذهاب لإيجاد منزلكِ المثاليّ |