| Evet, önsezilerin en az bir kapı kolununki kadar, asker. | Open Subtitles | أنت على وشك ، أن تنتفخى كروحانية ، أيتها المجند |
| Hiç sanmıyorum asker! Er sınıfından birisi böyle bir şeye sahip olamaz. | Open Subtitles | لا أعتقد ذلك أيها المجند لا يمكن لمجند أن يمتلك شيئاً كهذا |
| O suçluyu serbest bırakmak savaş mahkemesine aykırıdır, asker. | Open Subtitles | ترك ذلك المجرم طليقاً عقوبته ، المحاكمة العسكرية أيتها المجند |
| Birinci sınıf Er Hernandez, güneşli tatil yerine gelmiş gibi görünüyorsun... | Open Subtitles | حسنا أيها المجند أول هيرنانديز يبدو انك وصلت الى منتجع مشمس من نوع ما |
| çaylak Vince Papale koşucuyu tam karşısında yakalamıştı... ama far ışığında donan geyik gibi donup kaldı. | Open Subtitles | المجند الجديد فينس بابالي كان لديه قدرة كبيرة على الركض لكنه متجمد مثل الابلة في الأضواء العلوية |
| çaylak, bunu yapabilir misin? | Open Subtitles | ايها المجند الجديد،هل بالإمكان ان تفعلي هذا؟ |
| - Efendim? - Çok enerjin var, asker. | Open Subtitles | ـ أنت لديك الكثير من الطاقة ، أيتها المجند |
| Etrafımda fazla vakit geçirme, asker. | Open Subtitles | لا تقضى الكثير ، من الوقت تتجولين حولى ، أيتها المجند |
| - Bitkin görünüyorsun, asker. | Open Subtitles | ـ تبدين متوترة قليلاً ، أيها المجند ـ أجل .. |
| Bu acemi asker bombayı ve hedefi mümkün olan en son anda verdi. | Open Subtitles | يجب أن تعرف كل شيء. يعطوا المجند قنبلة و هدف ليضربه في آخر لحظة ممكنة. |
| asker, sardalyalı içecekler çok tatlı olmuş. Sırrın nedir? | Open Subtitles | أيها المجند, عصير السردين هذا من الصنف الأول ما السر في ذلك؟ |
| Teşekkür ederim, asker. Elbiseni giyebilirsin. | Open Subtitles | . شكراً أيها المجند .يمكنك ارتداء ملابسك الآن |
| Bu kitap hayatımı borçlu olduğum Çavuş Harrison Scott ve Birinci Sınıf Er Anthony Hernandez'e adanmıştır... | Open Subtitles | هذا الكتاب مهدى للرقيب هاريسون سكوت و المجند أول أنثوني هيرنانديز |
| acemi birliğindeyken ölen bu Er ruhen disiplinden yoksundu. | Open Subtitles | المجند الميت من المدرسة التحضيرية كان يفتقر إلى الانضباط بالمعنويات |
| Pekela, Er, görevin sakata zarar gelmemesi, anlaşıldı mı? | Open Subtitles | حسنا أيها المجند إنه من واجبنا أن نتأكد أولا من أنه لن يصاب الكسيح بأيّ أذى مفهوم؟ |
| Subaylar, Er Noah Ackerman'ın disipline edilmesi Amacıyla ağır bir şekilde cezalandırılması... | Open Subtitles | "التى قالت بان الضابط اضطهد عن عمد المجند نوح ايكرمان |
| çaylak Vince Papale koşucuyu tam karşısında yakalamıştı... ama far ışığında donan geyik gibi donup kaldı. | Open Subtitles | المجند الجديد فينس بابالي كان لديه قدرة كبيرة على الركض لكنه متجمد مثل الابلة في الأضواء العلوية |
| Dinle, çaylak. Sen kendi işini yap ben kendiminkini. | Open Subtitles | أسمع أيها المجند أنت قم بعملك وأنا سأتحرى الأمر |
| çaylak cihazdan 60 santim uzakta oturuyor ama panele erişemiyor. | Open Subtitles | لا يجب أن يقترب المجند بأكثر من 24 بوصة عن الجهاز، لكنه يمنع عليه لمس لوحة المصابيح. |
| Askerdeki erkek arkadaşım Wade'ye pisliğin ne demek olduğunu anlasın diye resmini gönderiyorum. | Open Subtitles | أنا اراسل صديقي المجند ويد صورة.. حتى يتمكن من رؤية كيف تبدو الحماقة كاملة |