| muhtemelen uykuya daldım, uyandığımda uykulu olduğum için yanlış ilaçları aldım. | Open Subtitles | من المحتمل أنني غفوت، وصحوت بعدها وتناولتُ الحبوب الخطأ أثناء نومي |
| muhtemelen birkaç ay içinde 15 bin dolar kazanabilirim zaten. | Open Subtitles | و من المحتمل أنني أستطيع زيادتها إلى 15 الشهر المقبل |
| Peki. muhtemelen köpeğimi bulamazdınız zaten. | Open Subtitles | حسناً, من المحتمل أنني لا أستطيع أن أجد كلبي علي أي حال |
| muhtemelen kulak iltihabı falandır. | Open Subtitles | من المحتمل أنني أصبت بعدوى في أذني أو شيء ما |
| Biraz ağlamış olabilirim ama o zaman çok yorgundum ve çok fazla stres altındaydım. | Open Subtitles | من المحتمل أنني ذرفت بعض الدموع لكنني كنتُ متعباً وكنتُ تحت ضغط شديد |
| muhtemelen insanların arasına karışacağım ve zamanın gelmesini bekleyeceğim. | Open Subtitles | من المحتمل أنني سأغمر نفسي بين البشر و انتظر فرصتي |
| Ben de olsam muhtemelen aynı şeyi yapardım. | Open Subtitles | من المحتمل أنني لن أقوم بعمل الشيء ذاته بنفسي ، لو كنت في مكانك |
| Hayatın nasıl bir şey olduğunu biliyordum muhtemelen bir daha onları hiç göremeyecektim. | Open Subtitles | كنت أعلم, الحياة وغدرها من المحتمل أنني لن أراهم مرة أخرى |
| Clyde, bu çocuklardan birisinin mentorluğunu ben yapacağım muhtemelen. | Open Subtitles | كلايد، من المحتمل أنني سأنتهي بي الأمر معلما لأحد هؤلاء الأطفال |
| O halde bir anıda beni özellikle çekici bulursan nedeni muhtemelen onu da kafamdan uydurmamdır. | Open Subtitles | حسناً، إذا وجدتني جذابة للغاية في الذّاكرة، من المحتمل أنني أفتعل هذا، أيضاً. |
| Bugün iki çocukla öpüştüm. Yani muhtemelen tüm hayatımı mahvettim. | Open Subtitles | لقد قبلت فتيين اليوم لذا فمن المحتمل أنني خربت حياتي بالكامل |
| Ona muhtemelen 30 saniye verirdim, bu da, yanıma geldiği andan itibaren "Niye ağlıyorsun?" gibi şeyler demeye başlardım. | TED | فمن المحتمل أنني سأعطيه حوالي 30 ثانية ، أعني ، حتى يصل إلى يديىّ ، كنت أحدثه يأشياء مثل : " لماذا تبكي ؟ |
| (kahkahalar) Gaz, ben muhtemelen Bay Putin gaz musluğunu her kapattığında mutlu olan tek kişiyimdir, çünkü bütçem artıyor. | TED | (ضحك) الغاز، من المحتمل أنني الشخص الوحيد الذي يستمتع به عندما يوقف السيد بوتين صنبور الغاز، لأن ميزانيتي ترتفع. |
| Meşgulsün. muhtemelen canını sıkıyorum. | Open Subtitles | أنت مشغول وأنا من المحتمل أنني أضايقك |
| Bu şeyleri göz önünden kaldırmak onları korumak için muhtemelen en iyi yol... ..her ihtimale karşı.... | Open Subtitles | من المحتمل أنني افضل وضع هذا هنا تحسباً |
| Ama muhtemelen artık bırakırım. | Open Subtitles | ولكن من المحتمل أنني سأستقيل الآن |
| Ama muhtemelen gitmelisin, çünkü boş gezdiğimi görürlerse beni gemi tamirine alırlar, böylece kimseyi kurtaramam. | Open Subtitles | ولكن من المحتمل أنني سأتركك الآن إذاشاهدوننيأتسكعأكثرمنذلك... سيعاملونني بجفاء ولن أستطيع إنقاذ أحد آخر |
| muhtemelen sadece halüsinasyon görüyordum. | Open Subtitles | من المحتمل أنني كنت أهلوس فحسب |
| Benim fikrim de muhtemelen balayımda ortaya çıktı. | Open Subtitles | ومن المحتمل أنني أدين بهذا الى شهر عسلي |
| Sonuncusunu yanlış hatırlıyor da olabilirim. | Open Subtitles | من المحتمل أنني لم أتذكر بشكل صحيح آخر واحده |
| İşlerini bitirmeden gelmiş olabilirim. | Open Subtitles | من المحتمل أنني قد وصلت قبل أن يُتموا عملهم |