| Bunu, kırık bir kalbin ne olduğunu bilen birinden bir tavsiye olarak gör. | Open Subtitles | اعتبريه من شخص يعرف شئ او شيئين وحول الدخول الى قلوبهم المحطمة والممزقة |
| Sırtı üstü uzanan bir beden, uzuvları kırık bir kukla gibi vahşice parçalanmış. | Open Subtitles | الجثة ملقاه على ظهرها , أطرافها مكسورة كالدمية المحطمة |
| İbraniler kırık parçaları bir sandığa koymuşlardı ve Kenan'a yerleştiklerinde, | Open Subtitles | حَسناً انظر أخذ العُبرانيون القِطَع المحطمة |
| Bu bozuk, güzel şehri düzeltmek için beraber çalışabilir miyiz? | Open Subtitles | أيمكننا تخطي هذا معاً كي نصلح هذه المدينة المحطمة الجميلة؟ |
| ve Kırılan kalpler asla düzelmez ben ve sen,ayrılıyoruz sevgilim | Open Subtitles | والقلوب المحطمة لا تلتأم مجددا أنا وأنت ، نفترق يا حبي |
| - kırık boyunlu adamla ilgili rapor. - Birşey yakaladım galiba. | Open Subtitles | هذا هو التقرير الذى طلبتيه عن الشخص ذو الرقبة المحطمة |
| Geride birkaç kırık kalp bırakacağım ama varım. | Open Subtitles | سوف أترك خلفى بعض القلوب المحطمة . ولكن أحسبونى فى الموضوع |
| O yüzden sözüme inan, beyzbol kırık hayaller oyunudur. | Open Subtitles | لذا صدقنى عندما أخبرك البيسبول مجال الأحلام المحطمة |
| Madenlerde çalışan kırık dişleri arasından, kokmuş nefesi duyulan sidik ve b.k kokan serserilerin, seni becermesini bekle. | Open Subtitles | دعي وغد قذر من المناجم أنفاسه العفنة من أضراسه المحطمة يضاجع ويعفن كل ثقب في جسدك |
| Zaman penceresinin olduğu yerde, korkarım ortada kalan, birkaç kırık ayna ve duvar halısının parçaları. | Open Subtitles | أخشى أنه سيكون هناك المزيد من المرايا المحطمة والمفروشات الممزقة هنا في أي مكان كان فيه نافذة زمنية سوف .. |
| Kafasındaki kırık haricinde, bunun araba kazasından olduğunu varsayıyorum. | Open Subtitles | عدا الجمجمة المحطمة لكنني أفترض كونها من الحادث |
| Zaman penceresinin olduğu yerde, korkarım ortada kalan, birkaç kırık ayna ve duvar halısının parçaları. | Open Subtitles | أخشى أنه سيكون هناك المزيد من المرايا المحطمة والمفروشات الممزقة هنا في أي مكان كان فيه نافذة زمنية |
| Evet, elimizde otel güvenliğinden alınan bir fotoğraf ve kırık camlardan alınan kan örneği var. | Open Subtitles | نعم، أتتنا صورة من أمن الفندق و على عينة دم من النافذة المحطمة |
| New York'da bulunan tüm kırık kalpler ve gizemler benim olmalı. | Open Subtitles | كل قلوب نيويورك المحطمة واسرار العالم لي |
| Evdeki kaloriferin bozuk olduğunu gördünüz. Onu bir katil gibi kilit altına alamazsınız. | Open Subtitles | لقد رأيت المدفأة المحطمة بذاك المنزل لا يمكنك حبسه كما انه قاتل |
| Etrafına baktı ve bozuk olanı gördü ve hayatını bunu düzeltmeye adadı. | Open Subtitles | لقد نظر حوله.و رأى الأمور المحطمة و كرس حياته ليحاول أن يصلح الأمر |
| İnsanların içer girdiklerini ve Kırılan camlardan çıktıklarını görüyorsunuz. | Open Subtitles | بإستطاعتك رؤية الناس وهى تخرج من النوافذ المحطمة |
| hasarlı bedenleri iyileştirmek, hasarlı zihinleri iyileştirmekten daha kolay. | Open Subtitles | حسنا، الأجسام المحطمة تُشفى أسهل من العقول المحطّمة. |
| kırılmış olan kalbini, yeni birini bularak düzeltebilirsin. | Open Subtitles | اجمع قطع حياتك المحطمة واعثر على شخص جديد. |
| Parçalanmış kanatlar, mahvolmuş kayıtsızlığın geniş vulvasını fırlatıyor." | Open Subtitles | الأجنحة المحطمة تقذف الفرج الكبير للنسيان المرهق |