Nefesimizdeki bu uçucu organik bileşenlerin analizine nefes analizi denir. | TED | وتحليل هذه المركبات العضوية المتطايرة الموجودة في نفسنا تسمى بعملية تحليل النفس |
uçucu organik bileşenlerin karışımlarını tespit edip, sonuçları yeterince tekrar edebilecek son derece güvenilir sensörlere ihtiyaç var. | TED | هنالك حاجة لأجهزة استشعار يمكننا الاعتماد عليها في الكشف عن المركبات العضوية المتطايرة مع القدرة على إعادة الإنتاج بشكل كاف |
Nefes, yüzlerce hatta binlerce eser miktarda uçucu organik bileşen içerir: gazlar gibi kolay hareket edebilecek düzeyde hafif küçük moleküller. | TED | زفرة التنفُّس تحتوي على كميات ضيئلة من مئات، أو آلاف، المركبات العضوية المتطايرة: جزيئات صغيرة وخفيفة الوزن بشكل كافٍ لتنتقل بسهولة كغازات. |
Diğerleri, belirli bir uçucu organik bileşen karışımına maruz kaldıklarında dirençlerini değiştiren ve farklı materyallerden yapılmış bir dizi direnç kullanır. | TED | يستخدم آخرون مجموعة من المقاومات المصنوعة من مواد مختلفة يغير كل منها مقاومته عن التعرض إلى مزيج معين من المركبات العضوية المتطايرة. |