| Ve o yolu seçtiğinde çekirge, kanıtları yok etme riskin vardır. | Open Subtitles | و عندما تأخذين ذلك المسار يا مبتدئة فإنك تخاطرين بتدمير الدليل |
| Artık, laparoskopinin tersine iğneyi tam olarak istediğiniz yere yerleştirip tüm yol boyunca geçirebiliyorsunuz ve geçtiği yerleri takip edebiliyorsunuz. | TED | والآن , على النقيض من المنظار, يمكنك وضع الإبرة بدقّة في آلتك, ويمكنك تمريرها من خلالها واتباعها في ذلك المسار. |
| Sol dümen 5 derece. Yeni rota: 180. | Open Subtitles | الدفة 5 درجات إلى اليسار المسار الجديد : |
| rotayı değiştirmek için, Icarus'u manuel olarak kontrol etmem gerekiyordu. | Open Subtitles | من أجل تغيير المسار كان علي التعديل في أكريوس يدويا |
| Fantezi tamam ama benim işim seni doğru yolda tutmak. | Open Subtitles | الخيال جيد، ولكن وظيفتي هي أن أبقيك على المسار الصحيح |
| Orada neler döndüğünü bilmiyorum ama biraz yoldan çıkmış gibi duruyor. | Open Subtitles | أنا لا أعلم ماذا يدور هناك، لكنه خرج قليلا عن المسار. |
| Artık çalışmayan uydular Yörünge dışında çok ama çok uzun yıllar boyunca bırakılır veya geçici bir çözüm olarak yolun dışına çıkarılır. | TED | الأقمار الصناعية التي ما عادت تعمل والتي تترك في العادة تهيم بالمدار للعديد من السنوات، أو تزاح من المسار كحل مؤقت. |
| Onların, senin dışında gitmeyi düşündüğüm yolu bilen başka biri yok. | Open Subtitles | من هؤلاء لا يوجد أحد سواك يعرف المسار الذي خططت لاتخاذه |
| Sen, bu nasıl bittiğini biliyorum ve henüz hala bu yolu seçtik. | Open Subtitles | أنت تعرف كيف ينتهي هذا، ومع ذلك لا يزال اختيار هذا المسار. |
| Etiğin, anlık bir karar verirken doğru yolu bulmak üzere, en iyi şekilde hüküm verme yetimizi kullanma meselesi olduğunu düşünüyordu. | TED | إعتقد أن الأخلاق عبارة عن مجموعة من القرارات نتخذها بين فترة وأخرى باستخدام حكمتنا للعثور على المسار الصحيح. |
| İşte güney yamacı. En iyi yol burası mı? Tek yol burası. | Open Subtitles | هذا هو الجانب الجنوبى هل انت متأكد ان هذا هو المسار الصحيح؟ |
| Sadece bunu bil, arkadaşım yol kan lekeleri ile dolu. | Open Subtitles | ..اعلم هذا فقط, يا رفيق المسار مُلطَخ بدُموعٍ من الدماء |
| "As" ın durdurma tuşuna basma zamanı. yol, açık misyon komutanı. | Open Subtitles | لأيس لكي يحصل على التوقف المؤقت المسار خالي يا قائد المهمة |
| Dümen 5 derece. Rota: 180. | Open Subtitles | الدفة 5 درجات إلى اليسار المسار الجديد : |
| Ama kaptan, bu rota bizi de bariyere yaklaştıracak. | Open Subtitles | لكن أيها القائد، ذلك المسار سيأخذنا إلى الحدّ أيضًا. |
| Atalarımızı Afrika'dan çıkartan rotayı bulmak çok zorlu bir işmiş. | Open Subtitles | معرفة المسار الذي سلكه أسلافنا للخروج من أفريقيا كان تحدياً |
| Gergin olmana sevindim bu da doğru yolda olduğumuzu gösterir. | Open Subtitles | يسرّني أنك منزعج لأن ذلك يعني بأننا على المسار الصحيح |
| Yani farklı ürünlerle her iki yoldan da ilerleyebilirler. | TED | لذلك يمكن أن يكونوا جزئيًا في هذا المسار، وجزئيا في المسار الآخر، مع المنتجات المختلفة. |
| Böyle bir Yörünge dengesizdir ve gezegen her an dışarı fırlatılabilir. | Open Subtitles | هذا المسار غير مستقر وقديُطردمنه الكوكببسرعةكبيرة |
| Ya da o taraftan git. Kendi yolunu kendin çiz. | Open Subtitles | اذهب من هذا الاتجاه حسنا اختار المسار الذي يحلو لك |
| İz takip edicilerini devreye sokun. | Open Subtitles | الزناد الأساسى تجاوز مؤشرات المسار لأقصى دوران |
| Yani tipki benim gibi, 22 yaşında bazılarınız yanlış bir yola sapmış ve yanlış bir insana aşık olmuş olabilirsiniz, hatta belki de patronunuza. | TED | قد يكون بعضكم مثلي عند 22 من العمر سلك المسار الخاطئ و سقط في حب الشخص الخاطئ حتى و إن كان رئيسك في العمل |
| Bu rotada gidiyoruz, 20 dakika sonra oradayız. | Open Subtitles | على هذا المسار , ثم بعد 20 دقيقة سنكون قد وصلنا |
| GF: Louisville Oteli bir kişinin hayatının yoluna girmesine dair tüm sistem üzerine düşünmek adına çok iyi bir örnek. | TED | جي إف: فندق لويسفيل مثال رائع عن كيفية التفكير في النظام بأكمله الحصول على شخص مرة أخرى على المسار الصحيح. |
| En güvenli yolun krokisini çizdim. Şelaleye kadar nehri takip et. | Open Subtitles | لقد رسمت لك المسار الآمن اتبع الخط من النهر إلى السواحل |
| Poughkeepsie Treni ...şu anda 32. peronda. | Open Subtitles | مذيع المحطة: تعبير بوغكيبسي هو الآن الصعود على المسار 32. |
| Sana demiştim, yılın bu mevsimi bu rotadan oraya çıkmayı sevmem. | Open Subtitles | لدى ملاحظة قلت لك ,اننا لا نحب هذا المسار هذه المرة |