| İzlemek istemediğimde beni döverdi. | Open Subtitles | كثيرا كانت تضربنى عندما لا أرغب فى المشاهده |
| Oynamak yada izlemek için değil. amaç sadece orada olmak . | Open Subtitles | حسنا ليس للعب أو المشاهده أنا مسرورة أنها هناك |
| - Sadece seyretmek için gelebilirsin. | Open Subtitles | لما لا تأتي غداً؟ . بإمكانك المشاهده فقط - . لا أستطيع - |
| Etrafın güzelliğini seyretmek için burada değilim. | Open Subtitles | أنا لم أوقّع للأخذ فى المشاهده |
| Seyretmeyi seviyor. | Open Subtitles | هو يحب المشاهده |
| İzlemekten hoşlandığını ona söylerim. - Kolejden öyle hatırlıyorum. | Open Subtitles | إسمع, انا اعلم انك تحب المشاهده فأنا اتذكر ذلك من ايام الجامعه |
| - İzleyebilir miyim? | Open Subtitles | - هل استطيع المشاهده ؟ |
| Onları kurtaramazsın. Tek yapabileceğin, izlemek. | Open Subtitles | لاتستطيعين انقاذهم الشيء الوحيد الذي تستطيعين القيام بهِ هو المشاهده |
| İzlemek hoşuna gidiyor, değil mi? | Open Subtitles | تحبين المشاهده.. أليس كذلك ؟ |
| - İzlemek istiyorum. - Tamam. | Open Subtitles | حسناً أنا أريد المشاهده حسناً |
| Sadece izlemek istiyormuş. | Open Subtitles | هو فقط يريد المشاهده |
| Sanırım sadece seyretmek istiyor. | Open Subtitles | أعتقد انه فقط يريد المشاهده |
| -Hayır, bu kez seyretmek istiyorum. | Open Subtitles | -لا فقط سأشاهد , أريد المشاهده |
| Seyretmeyi seviyor. | Open Subtitles | هو يحب المشاهده |
| Bunu izlemekten başka bir şey yapamam. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ فعل أكثر مِنْ المشاهده . |