| Bunun sebebi ise önemli olan tek şeyin direkt dış Görünüş olmaması. | TED | وسبب ذلك هو أن المظاهر المباشرة ليست هي المهمة لوحدها. |
| Küçük bir çocuk gibi görünüyor olabilirim ama Görünüş yanıltıcı olabilir. | Open Subtitles | أتعلم, قد أبدو لك طفلة صغيرة, لكن المظاهر تخدع. |
| Şey, sadece, bazen Görünüş aldatıcı olabilir. | Open Subtitles | حسنا ، كل ما في الأمر أن المظاهر قذ تكون خادعة أحيانا |
| Efendim, başkanlığınızı sona erdirebilecek uygunsuz bir Görünüm söz konusu. | Open Subtitles | و ياسيدتي، نحن نتعامل مع المظاهر بشكلٍ غير لائق من شأنه أن يطيح برئاستكم |
| Bütün yarışmaların sadece görünüşe önem verdiğini kanıtlamak için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأثبت ان كل المسابقات تهتم لأجل المظاهر |
| Tabii çoğu, buradaki birçok şey gibi sahte görüntüyü kurtarmak için. | Open Subtitles | بالطبع، هذه الأشياء ليست حقيقية كالكثير من الأشياء هنا ولكنها من أجل المظاهر |
| Şunu da lütfen ekleyeyim. Vay, Görünüşler senin için önemli. | Open Subtitles | وربّما أضيف، أن المظاهر تبدو مهمّة بالنسبة إليكَ. |
| Ancak senin de bildiğin gibi Görünüş aldatıcı olabilir. | Open Subtitles | ولكن كما تعرف جيدا ً، المظاهر قد تكون خادعة |
| Ancak senin de bildiğin gibi Görünüş aldatıcı olabilir. | Open Subtitles | ولكن كما تعرف جيدا ً، المظاهر قد تكون خادعة |
| Elbette. Görünüş önemlidir, değil mi? | Open Subtitles | بالتأكيد، يجب أن نحافظ على المظاهر أليس كذلك؟ |
| Elbette. Görünüş önemlidir, değil mi? | Open Subtitles | بالتأكيد، يجب أن نحافظ على المظاهر أليس كذلك؟ |
| Görünüş sıkça aldatır, bilirsin. | Open Subtitles | كثيراً ما تكون المظاهر خدّاعة كما تعلمين |
| Ayrıca Görünüş aldatıcı olabilir. | Open Subtitles | علاوة على ذلك، المظاهر يمكن أن تكون خداعة |
| Görünüş itibarıyla, bu gezegen karasal yapısından okyanuslarına kadar bizimkinin yansıması gibi görünüyor. | Open Subtitles | وبمشاهدة جميع المظاهر, الكوكب... يبدو أنه مرآة لكوكبنا، من بنية القارات إلى المحيطات. |
| Ve artık dış görünüşün sana hiçbir şey ifade etmediğini anladım. | Open Subtitles | والآن أعرف أن المظاهر لا تعني إليك شيئاً |
| Sanırım Görünüm uğruna ölmek istemezsin. | Open Subtitles | لكن لن أظنك ستسمح بموتك لأجل المظاهر |
| İIk iki evliliğim görünüşe dayalıydı. | Open Subtitles | حسناً, أول زيجتين لي كانوا مبنيين على المظاهر |
| görüntüyü kurtarma adına rol yapmaktan yoruldum. | TED | متعبة أنا من محاولات تزييف المظاهر. |
| Sadece üçüncü göz Görünüşler dünyasına girmenizi sağlar. | Open Subtitles | فقطالعينالثالثة... ستمكنكمنالدخول... إلى عالم المظاهر. |
| Sentetik kan çoğunlukla Görüntü için. | Open Subtitles | دم الآلي هو من أجل المظاهر فحسب |
| dış görünüşü ve önyargılarından dolayı,diğerlerini yargılamamalısın. | Open Subtitles | عليك ألا تحكم اعتماداً على المظاهر وعن طريق الحكم المسبق |
| Dışarıdan göründüğü kadarıyla, her şey John'un istediği gibi gidiyordu. | TED | من جميع المظاهر الخارجية, بدى جون كأن كا شيء يمضي لصالحه |
| Bakışlar öldürseydi şimdiye kadar çoktan hayalet olurdum. | Open Subtitles | لو أن المظاهر تقتل سأكون الشبح الآن |
| Amerika'nın bu vücut imajı çılgınlığını aşması gerek. | Open Subtitles | وعلى الأمريكان أن يتخلصوا من هوس المظاهر |
| Ama aslinda görünüs insani aldatabilir, degil mi? | Open Subtitles | ولكن لا ننسى أن المظاهر تكون خدّاعة أحياناً، صحيح؟ |
| Bu dış görünümün boyundurluğundan kaçıştı. | Open Subtitles | كما تعلمون، الهروب من هذا الاضطهاد من المظاهر. |
| Ne de olsa göstermelik olacak dedin. dış yüzeyi yaparız sadece. | Open Subtitles | كما قلت, إنه لأجل المظاهر نبني عده حوائط |