| Simon Doyle'u da bacağı kırık olduğu için eleyebiliriz. | Open Subtitles | ويتم إستبعاد سايمون دويل بسبب ساقه المكسوره |
| Sizi komiği kırık insanların çevresinde dolanırken görüyorum. | Open Subtitles | أستطيع أن أراك تحوم فوق الناس بعظامهم المكسوره |
| Kaburgaları kırık birine göre iyi yakaladı. | Open Subtitles | هذه كانت مسكه جيده من رجل لديه زوج من الأضلاع المكسوره |
| Beş tane kırık kaburgası, çatlamış köprücük kemiği var. Ve çok kötü bir beyin sarsıntısı geçirmiş. | Open Subtitles | لديه العديد من العظام المكسوره والسحاجات |
| Daha kaç kırık kaburga, kaç deri nakli? | Open Subtitles | كم المزيد من الاضلاع المكسوره ظ ترقيع الجلد |
| Bu yüzden elimize para geçene kadar kırık camla yaşamasını bileceğiz. | Open Subtitles | اذا, حتى نجد المال يجب ان نبقى مع النافذه المكسوره. |
| Bir sürü kırık kemik de gelir. | Open Subtitles | ونحصل ايضا علي الكثير من العظام المكسوره |
| Sürücü tarafındaki kırık pencereye ve kurbanın döşemedeki kanına dayanarak kavga park halindeki bu araçta başlamış diyebilirim. | Open Subtitles | استنادا لنافذه جانب السائق المكسوره ودم الضحيه على الأرض الشجتر بدأ فى السياره المركونه |
| Ve kırık kemikler çok yaşadım . | Open Subtitles | بالاضافه الى ان لديك الكثير من العظام المكسوره |
| # Nereye gidersem gideyim, kırık bir kalbin izi var. # | Open Subtitles | ♪هناك العديد من القلوب المكسوره حيثما أذهب♪ |
| Şimdi ondan bana kalan tek hatıra bu kırık saat ve bir tuzakçı lisansı. | Open Subtitles | ...الان , كل ما تركه كذكرى له هو .... هذه الساعه المكسوره ... |
| - kırık ayaklı olanı mı? | Open Subtitles | الشابّ ذو القدم المكسوره انه من 5-0-6 صحيح؟ |
| - Bacağı kırık olan şu asker, o da 506'dan. | Open Subtitles | الشابّ ذو القدم المكسوره انه من 5-0-6 صحيح؟ |
| - Bir tanesinin çıtası kırık, gördün mü? | Open Subtitles | هل ترين ذات الشريحه المكسوره ؟ |
| Kabul edersen seni onunla yalnız bırakacağım, "kırık Burun". | Open Subtitles | اذا وافقت سأترك لوحدك,مع " صاحب الانف المكسوره" |
| Bu da bizi kırık far konusuna getiriyor. | Open Subtitles | الذي يجلبنا للاضاة المكسوره |
| kırık olanı gördü. | Open Subtitles | لقد رأى النافذه المكسوره |
| Bir sürü kırık kemiği var. | Open Subtitles | لديها بعض العظام المكسوره |
| Evet ama sen hep kanadı kırık olanları seçerdin. | Open Subtitles | أجل، ولكن كما تعلمين انتِ دائما تختارين المخططات (الاجنحه المكسوره) |
| Buradan geçmiş. - Şu kırık dallara bak. | Open Subtitles | -أنظر للأفرع المكسوره |