| Big Earl melek tozu içip annemim kuşunu yediğinden beri yasakladılar. | Open Subtitles | الغبار الملائكي المدخّن وهو أَكلَ ببغاءَ أمِّي |
| O melek suratıyla sana baktı ve sen de onun her söylediğine inandın. | Open Subtitles | نظرتي إلى وجهه الملائكي و صدقتي كل كلمه قالها |
| melek görüntüsüne aldanmayın hanımefendi. | Open Subtitles | لا تتركي هذا الوجه الملائكي يخدعك ، سيدتي |
| O zamandan beri bunu hissediyoruz, Angel tatlım. | Open Subtitles | نحن نشعر بذلك مُنذُ الازل ، كعك الملائكي |
| Bir anda iyilik meleği oluverdin. | Open Subtitles | رائع ، أنظر إلى ذلك الطوق الملائكي الذي تشكل للتو فوق رأسك |
| melek görünüşlü hainler, eşkiya gibi görünen dürüst insanlarda... | Open Subtitles | وذات الوجه الملائكي قد تكون مومسا وذو الملامح الشريرة قد يكون هو الطيب |
| Süper hız, ekstra güç ve duyma gücü. Ben buna melek Duyusu diyorum. | Open Subtitles | السرعة والقوة الخارقة، سماع خارق، أحبّ أن أسمّيه بالسماع الملائكي. |
| Bu melek yüzünü bütün dünyanın görebilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد للعالم أن يستمتع برؤية هذا الوجه الملائكي |
| Mary Death, melek suratın yorgun gözlerimi dinlendiriyor. | Open Subtitles | موت ماري، وجهك الملائكي بصر لهذه العيون المرهقة. |
| İzi sürelemeyen erkek kardeşini, paylaştığımız melek bağlantısını kullanarak mı bulmak istiyorsun? | Open Subtitles | اذا تريدين استخدام دمك لتتبع اخيك الذي لا يمكن تعقبه من خلال اتصال الملائكي الذي انا وانت نتشارك به |
| Ve Michelle, melek yüzlü, sigaracı kız. | Open Subtitles | آه .. و ها هي ميشيل بوجهها الملائكي .... |
| melek yüz, Tek ve benzersiz... | Open Subtitles | ذات الوجه الملائكي اللقاء الفريد |
| melek yüzlüdür ama aslında bir şeytandır. | Open Subtitles | الوجه الملائكي لكنه مسكون بالشياطين |
| Ayrıca "melek Tozu" olarak da bilinen, bir halusinasyon ilacı. | Open Subtitles | مهلوسات، معروف كذلك بإسم "الغبار الملائكي". |
| "melek tozu" olarak da bilinen bir halusinasyon ilacı. | Open Subtitles | مهلوسات، معروف أيضاً بإسم "الغبار الملائكي". |
| Kendine bir parça melek keki almışsın. | Open Subtitles | . . أنت أخذت جزءاً من الغزل الملائكي |
| Evet, belki melek kanı taşımıyoruz. | Open Subtitles | نعم، ربما ليس لدينا الدم الملائكي |
| onun melek gibi sesi, insanı kemiklerine ayırır. | Open Subtitles | صوته الملائكي ينفذ إلى الروح |
| Bu Fhloston Gezegeni, Angel takımyıldızında. | Open Subtitles | إنه كوكب فهلوستون في البرج الملائكي |
| Bir anda iyilik meleği oluverdin. Muhteşem. | Open Subtitles | رائع ، أنظر إلى ذلك الطوق الملائكي الذي تشكل للتو فوق رأسك |
| O şarkı süprüntülerini kurtarmanın tek yolu benim meleksi alto sesim. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لتلميع تلك الأغنية البلهاء هي بصوتي العذب الملائكي. |