| Şey, evet, kolun buna uygun ama oyun kurucular liderdirler, korkak değil. | Open Subtitles | نعم أتعلم لديك الذراع المناسبه لذلك لكن الظهير الربعي قائدين وليسم جبناء |
| Değilim. uygun fırsatı yakalarsa, beklemeyebilir. | Open Subtitles | انا غير متأكد.الا اذا وجد الفرصه المناسبه |
| Bu güzel an için şarap çok uygun olur. | Open Subtitles | يبدو ان المناسبه جيده وكنت لاحب بعضا من النبيذ |
| Ama yillar geÇti, o mükemmel kadini bulamadim. | Open Subtitles | حسنا , لقد ولت كل تلك السنوات , ولم أقابل السيده المناسبه. |
| 18 yaşındayken mükemmel biriyle karşılaşmadığım için kusura bakma. | Open Subtitles | يؤسفني أني لم أجد الفتاه المناسبه حين كنت بالثامنه عشر |
| uygun bir ortam hazırlayalım. | Open Subtitles | لندع هذا يحدث حالا يجب أن نجرى الإعدادات المناسبه |
| Kılkuyruk, yana çekil de misafirimize uygun bir karşılama yapayım. | Open Subtitles | تنح جانبا يا وورمتيل حتى ندعوه و نقدم له التحيه المناسبه |
| Yana çekil de Kılkuyruk, misafirimize uygun bir karşılama yapayım. | Open Subtitles | تنح جانبا يا وورمتيل حتى يمكننى أن أقدم لضيفنا التحيه المناسبه |
| Kaybedecek zamanımız yok. Umarım bize uygun bir ulaşım aracı ayarlamışsındır. | Open Subtitles | ليس هناك وقت للإهْدار. حَسناً، أَتمنّى بأنّك جهّزتَنا جيدا مع المواصلات المناسبه |
| Seni bilemem ama keşke bende bu duruma uygun bir kurşun olsaydı. | Open Subtitles | لا أعرف شيئا عنك لكنى أتمنى فعلا لو كان لدى سوط لهذه المناسبه |
| Los Angeles Polis Departmanı onun için uygun bir ortam değil. | Open Subtitles | ان قسم شرطة لوس انجلس ليست.. ليست البيئه المناسبه له |
| Los Angeles Polis Departmanı onun için uygun bir ortam değil. | Open Subtitles | ان قسم شرطة لوس انجلس ليست.. ليست البيئه المناسبه له |
| - Böyle özel bir gün için uygun bir hediye var mı? | Open Subtitles | لذلك مثل هذة المناسبة المناسبه الخاصة.. هل لديك هدية مناسبة ؟ |
| Biri bana çocuk hastalar için uygun seftriakzon dozunu söyleyebilir mi? | Open Subtitles | هل يخبرني احدكم الجرعه المناسبه للسفترياكسون المناسب للأطفال؟ |
| Delikanlılarla takılman uygun olmaz. | Open Subtitles | لماذا لم تأخذاني معكما؟ لأنكِ طفله و لستِ بالصحبه المناسبه للرجال الصغار |
| "Küçük arkadaşına" merhaba demeyince de, sinirlendi ve benim bu bölüme uygun olmadığımı söyledi. | Open Subtitles | و عندمـا لأاقول مرحبـا لـ صديقه الصغيـر يغضـب ويقـول بـ انني لست المناسبه لـ الدور |
| uygun teçhizat olmadan, başka ne yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | بدون المعدات المناسبه لا أعرف حقا ماذا أستطيع أن افعله |
| Birçok insan bilmez belki ama mükemmel hediyeyi bulma konusunda esrarengiz bir yeteneğim vardır. | Open Subtitles | اكثر الناس لا يعلمون عن موهبتي ولكنني املك موهبه فريده من نوعه في اختيار الهدايا المناسبه للناس |
| Hediyeler bana fısıldarlar ve kime mükemmel olacaklarını söylerler. | Open Subtitles | هامس الهدايا يهمس لي ويخبرني ماهي الهديه المناسبه |
| Bizi kovmalarına çok sevindim, çünkü şimdi Pete için mükemmel hediyeyi bulmaya vaktimiz var. | Open Subtitles | انا سعيده لاننا طردنا الان لدينا الوقت لكي نختار الهديه المناسبه لـ بيت |
| Bayanlar ve baylar, mesdames est messieurs, bienvenus, sizlere bu akşam bu müthiş olay için hoşgeldiniz diyorum. | Open Subtitles | سيداتي سادتي اهلا بكم الليله في هذه المناسبه الرائعه |