| En azından sevdiğimiz bir şeyi yaparken öleceğiz- ...erimiş kayayı içimize çekerken. | Open Subtitles | حسنًا ، على الأقل سنموت ونحن نقوم بما نحبه استنشاق الصخور المنصهرة |
| Bunun bilimsel açıklaması, bir volkan patlaması sonucunda erimiş lavanın soğurken tabakalar hâlinde bu şekli aldığı yönünde. | TED | التفسير العلمي لهذا هو أنه نتيجة ذوبان وتحطم الحمم المنصهرة أثناء برودها عقب ثوران بركاني. |
| Ama kraterinde kalıcı olarak erimiş lav gölü bulunan bir volkan daha görmedim. | Open Subtitles | لديه بحيرة دائمة من الحِمم المنصهرة في فوّهته. |
| erimiş kaya, genellikle yerin yüzlerce kilometre altında bulunur. | Open Subtitles | تقبع الصخور المنصهرة عادةً مئات الكيلومترات تحت الأرض، |
| Hemen altımızda kaynayan sıpsıcak ve kıpkırmızı bir erimiş kaya kütlesi var. | Open Subtitles | أسفلنا تماماً هناك كتلة مغلية من الصخور المنصهرة شديدة الحرارة. |
| Masum gözyaşlarından erimiş inci akan çocuklar silin onları, sevgili oğlanlar. | Open Subtitles | أنتم الذين تجعلون اللؤلؤ المنصهرة ،تبكي دموعاً بريئة تجففوها، يا أولادي الأعزاء. |
| Yerkabuğunun altındaki erimiş kayaların nadir bir görüntüsü. | Open Subtitles | هذه لمحةٌ نادرة للصخور المنصهرة القابعة تحت قشرة الأرض |
| Bazıları ise erimiş kayalardan oluşan nehirler akıtır. | Open Subtitles | آخرون يتدفقون إلى أنهار من الصخور المنصهرة. |
| erimiş sodyum klorid soğuk suyla temas ettiğinde patlar. | Open Subtitles | ينفجر المنصهرة كلوريد الصوديوم عندما يضرب الماء البارد. |
| erimiş kayanın bir nehir gibi içinden aktığı bir tüpün içinde sıcaklık hertürlü mikrobu öldürmüş. | Open Subtitles | إنه إنبوب حمم، مجرى نتج عن طريق نهر من الصخور المنصهرة... مُعقّمة بالحرارة. |
| Atmosferi zehirlerle doldurdu,... ..sonra ayın yüzeyini bombalayarak, erimiş çekirdeğin serbest kalmasını sağladı. | Open Subtitles | ملأ الجو بالسموم,... ثم لعن حفر على سطح القمر... , وجعلها مليئة بالحمم المنصهرة. |
| Bir erimiş kaya nehrinden geçiyoruz. | Open Subtitles | نحن نعبر نهرا من الصخورة المنصهرة. |
| Büyük bir erimiş lav havuzunun hemen yanındayım. | Open Subtitles | بجانب بركة كبيرة من الحِمم المنصهرة. |
| Şu anda donmuş uzayda savrulmakta olan erimiş kayalardan oluşmuş koca bir topun ince, soğuk tabakasına duruyorsun. | Open Subtitles | حسناً ، فكّر أنتتقفعلى"بيتزا"باردةرقيقة علىكرةعملاقة من الصخور المنصهرة تندفع عبر الفضاء المتجمد |
| erimiş kaya yüzeye çıkmış, katılaşmış katman katman üstüne birikmiş ve yüzbinlerce yıl sonunda bu tepeleri oluşturmuştur. | Open Subtitles | الصخور المنصهرة التي صعدت ، و تحجرت و من ثم شيدت طبقة فوق طبقة فوق طبقة عبر عشرات ، بل مئات من الآلاف من السنين لتكون هذه التلال |
| - Yellowstone Doğal Parkıyla... 75 kilometre açıklıkta bir krater ve devasa miktarda erimiş kaya denizi hemen yüzeyin altında. | Open Subtitles | -بحجم محميّة "(يلوستون )" مع فوّهة يتجاوز قطرها الخمسين ميلاً... وبحر من الصخور المنصهرة تحت سطح الأرض |