"المَدّ" - Translation from Arabic to Turkish

• Gelgit
• akıntı

Seni bulacak. O herkesi bulur. Gelgit yaklaşıyor.
سوف يجدك , سيجد كل شخص المَدّ سيأتى , يجب أن ترحل

Gelgit değiştiğinde buradaki akıntı da hafifler.
عندما يتغيّر المَدّ و الجزر، التيّار أيضاً يُصبح معتدلاً

akıntı onu sürüklerdi ama cesedi görülürdü.
المَدّ لَرُبَّمَا سَحبَه، لكن جسمَه كان يَجِبُ أنْ يَظْهر

Dün gece akıntı hafifti ve geçici bir sis vardı.
المَدّ كَان معتدل والضباب كان خافتاً.

Oluşacak bir Gelgit te deniz kimi beğenecek... kimi beğenmeyecek.
الذي سَيَرتفعُ مثل المَدّ ... ضدّ البحرِ ضد أولئك الذين لا يَعتقدونَ

Gelgit buraya kadar getiriyor.
المَدّ يَجْلبُه في.

Şunu Gelgit getirmemiş ama.
المَدّ لَمْ يَجْلبْ ذلك في.

Bugün, akıntı yön değiştirecek, dostum.
حَسناً، اليوم المَدّ سَيَدُورُ، صديقي.

akıntı sürüklüyor.
المَدّ ياخذة للخارج.

Galiba akıntı yardım ediyor.
أعتقد المَدّ مَعنا.

akıntı sürüklüyor.
- مفيش حد. المَدّ.