| 15 yaşında, dünyanın en genç kadın pilotu olup solo uçuşlar yapan bir pilot için kadeh kaldırmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أقدم النخب إلى صف اليطارين. التي في العمر 15 كانت أصغر طيار في العالم. التي طارت بالسولو. |
| Pek çoğunuzun bildiği üzere, kadeh kaldırmayı seven bir aileyiz. | Open Subtitles | كما تعلمون، نحنُ عائلة مُحبّذة لتبادل خطابات النخب فيما بيننا. |
| Ekselansları, lordlarım, bayanlar ve baylar, bu kadeh gelin ve damadın şerefine, | Open Subtitles | صاحب سموك لورداتي، أيها السيدات والسادة إن النخب للعروس والعريس |
| Nişan yemeğinizde yaptığım Konuşma yüzünden kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بشعور كريه حيال النخب الذي قلته في حفلة خطوبتك |
| Bayan Sherman, Kanyak teklif edebilir miyim? Şerefe. | Open Subtitles | انسة شيرمان, تفضلى كونياك والآن, الى النخب |
| Pekâlâ, neye içiyoruz? | Open Subtitles | حسنا ماذا تقترحون من اجل النخب ؟ |
| kadeh kaldırmak üzereyim. Dünyanın şimdiye kadar göreceği en vahşi dövüşen gücüne. | Open Subtitles | ..أنا سأشرب النخب من أجل أعظم قوة عسكرية سيراها العالم |
| Tabiki, En büyük kadeh kaldırışım yarın düğünde olacak, bu sadece küçük bir tane veya Melba kaldırışı, Eğer yaparsanız. | Open Subtitles | طبعا نخبى الكبير سيكون غدا فى الزفاف لذلك فإن هذا نوع من النخب الصغير إذا شئتم |
| Evet, bu komikti. Ama bu kadar kadeh kaldırmak yetti. Hula yapalım! | Open Subtitles | حسناً كان هذا جميلاً ولكن لنوقف شرب النخب |
| Babam için kadeh kaldırmadan önce bir şeyler söylemek istiyorum. | Open Subtitles | قبل أن أرفع هذا النخب لأبي أريد أن أقول شيء للجميع |
| kadeh kaldıralım. Bana biraz daha içki. Sırada ben varım. | Open Subtitles | يا إلهي, حان وقت النخب املئوا كأسي أنا التاليه |
| Ben gidip biraz daha meyveli kokteyl alacağım çünkü vakit kadeh kaldırma vakti. | Open Subtitles | استمعوا, سأذهب لإحضار المزيد من المشروبات لأن هذا وقت النخب |
| Hayır, hayır. kadeh kaldırma faslı bitti. | Open Subtitles | لا, لقد إنتهيت من شرب النخب لكني أريد شراباً آخر |
| kadeh kaldırırken, adam bir anda içkisine zehir katıldığından korkar, ama adam çok zekidir. | Open Subtitles | البعض يقول أن النخب جاء عن رجل كان يخاف أن يكون مشروبه مسموما لكنّه كان رجلا فطنا |
| Konuşma yapmada üstüme yoktur. İstersen grubu tanıtayım. | Open Subtitles | أنا أيضاً على سيد النخب , لذا ربما يجب على أن أعمل بعض المقدمات |
| Büyük Konuşma başladığı anda Konuşma modunu devreye sokuyorsun. | Open Subtitles | اللحظة التي يبدأ بها الخطاب الرئيسي تقدم ترنيمة النخب |
| - Annem için Konuşma hazırlayacağız. | Open Subtitles | مرحبا. فقط سنذهب للانتهاء من هذا النخب لأمي. |
| Bir bakıma o taşkın beni memnun etti çünkü Şerefe kadeh kaldırırken yaptığım konuşmayı sevmedim. | Open Subtitles | بأيّة حالٍ، أنا مسرور بأنّ ذلك الفيضان غمرنا، لأنّ النخب الذي قُلته لم يروقني. سأعيد صياغته. |
| Şerefe. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | أأستطيع ان اشرب النخب من فضلك؟ |
| Neye içiyoruz? | Open Subtitles | علما سوف نشرب النخب ؟ |
| Başkan Şeref ve Onur olayını iptal etmek isterseniz benim için sorun değil. | Open Subtitles | تعترض طريق مصلحة بلوبيل لذلك أنا اتفهم إذا أردتم إلغاء حفل النخب و الشواء السنوي للبلدة |
| Buna içilir değil mi? | Open Subtitles | أظن النخب مطلوب هنا |
| Kadehlerimizi onu öldürene kaldırmamız gerekir, diyorum. | Open Subtitles | أفترض أن النخب يجب أن يكون لمن قتله |