| hayvanat bahçesine dönecekler. Onlar, yasal olarak hala işimdeler. | Open Subtitles | الى الحديقة مجددا, تعلم انهم نحن وصايتى حتى الآن |
| Devriye 1 'den hayvanat bahçesine. | Open Subtitles | حارس الغابة المتوجه الى الحديقة الحيوان. |
| hayvanat bahçesine, çocuklar. Paytak paytak ve rüzgar hızıyla. | Open Subtitles | الى الحديقة يا أصدقاء تمايلوا مثل الرياح |
| Evde kimsenin olmadığından emin oldum ve bahçeye çıkıp | Open Subtitles | لقد تأكدت بأنه لا يوجد أحد في المنزل و ذهبت الى الحديقة |
| Tamam, siz konuşmaya devam edin ben de bahçeye çıkıp şu dronu kontrol edeyim. | Open Subtitles | واصلن حديثكن وسأخرج الى الحديقة واتفقد تلك الطائرة |
| Şimdi bakıyorum da, kalkıp Parka gitmem büyük bir hataydı. | Open Subtitles | بالنظر اليها الآن انا اعلم بانها كانت غلطة بذهابي الى الحديقة |
| Onu demiyorum! Haydi Hayvanat Bahçesi'ne gidelim! | Open Subtitles | لا , لنذهب الى الحديقة |
| - Parkta oynuyoruz. hayvanat bahçesine gidiyoruz. | Open Subtitles | يمكننا الذهاب الى الحديقة وحديقة الحيوان ، وايضا الرسومات |
| Parka, hayvanat bahçesine sinemaya gidebiliriz diyorum ya. | Open Subtitles | يمكننا ان نذهب الى الحديقة العامة يمكننا ان نذهب الى حديقة الحيوان يمكننا ان نذهب الى السينما , تعرفون؟ |
| Sadece sana hediyeler aldığını ve hayvanat bahçesine götürdüğünü hatırlıyorsun. | Open Subtitles | أنت فقط تتذكررين أنه كان يقتني لك هدايا و يرافقك الى الحديقة |
| Babamla beraber beni hayvanat bahçesine götürürdünüz. | Open Subtitles | أنت وأبي حينما كنتما تصطحبانني الى الحديقة. |
| "Ders sona erdi ve bahçeye çıkıp annesine katıldı. | Open Subtitles | "،الدرس انتهى "فذهب الى الحديقة وأنضم لوالدته |
| Beni takip ediyormuş. Duncanla Parka gittiğimizi biliyor. | Open Subtitles | كان يتتبعنى وتبعنى أنا ودومكان الى الحديقة |
| Parka gidecekler ve herşey orda | Open Subtitles | كيف سيقومون بعمل تبرع للدم في منزلنا انهم ذاهبون الى الحديقة في مقطورة في المنتزه لدينا كل ما نحتاج اليه |
| Hayvanat Bahçesi'ne gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب الى الحديقة |