| Bana cevabın tam gözlerimin önünde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بن اخبرنى بالجواب الذى كان امام عينى تمام |
| Sonraki sabah, 20 yıl yaşlanmış olarak uyandın, ve annen gözlerimin önünde ölüyordu. | Open Subtitles | فى الصباح التالى إستيقظتى فى العشرين من عمرك و أمك كانت تحتضر امام عينى |
| Bu yüzden cevabın gözlerimin önünde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لهذا اخبرنى الجواب الذى كان امام عينى |
| Caddenin aşağısına doğru bağırarak koşuyordu ve o şeyler o şeyler adamı gözümün önünde yere yıktılar ve yemeye başladılar. | Open Subtitles | واستمر فى الفرار صارخا فى الشارع وتلك الاشياء اوقعته امام عينى |
| Onları gözümün önünde parçaladılar! | Open Subtitles | لقد مزقوهم الى قطع امام عينى |
| gözlerimin önünde olmana rağmen sana dokunamadım. | Open Subtitles | حتى إن كنتِ امام عينى لم استطع لمسكِ |
| Bu organizasyon gözlerimin önünde çöküyor | Open Subtitles | هذه المؤسسه تسقط امام عينى |
| gözlerimin önünde yok oldular. | Open Subtitles | انهم مروا امام عينى مباشرة |