"امرأة أخرى" - Translation from Arabic to Turkish

• başka bir kadın
• başka bir kadınla
• başka bir kadının
• başka biriyle
• başka kadınlarla
• başka bir kadına
• başka kadın
• diğer kadın
• başka birini
• kadını
• Başkasıyla
• başka biri
• kadın daha
• başka bir kız
• kadınlardan daha

Ama bir tane yetmez. başka bir kadın daha içmek istersin!
لكن لا يمكنك التوقف على واحدة ، فسترغب بشرب امرأة أخرى

Bunu söylemekten nefret ediyorum ama kendimi, başka bir kadın olduğuna inandırıyordum.
لا أحب أن أقولها لكنني كنت أجعل نفسي أعتقد أنكِ امرأة أخرى

İngiliz yasalarına göre, beni başka bir kadınla görürse bana dava açabilir.
حسب القانون الانجليزى ,لو رأتنى مع امرأة أخرى, فيمكنها ان تقاضينى هى

Kadın günü eşiyle başlayıp, eşiyle bitirmek ama erkekler her güne başka bir kadınla başlayıp, bir Başkasıyla bitirmek ister.
يبدأ يوم المرأة مع زوجها وينتهي معه كذلك ولكن يريد الرجال أن يبدأ يومهم مع امرأة وينتهي مع امرأة أخرى

Gerçek annesinin asla bir daha ona dönmeyeceğini nasıl anlatabilirsiniz annesine benzer başka bir kadının ona gideceğini?
كيف يمكنها أن تفهم أن أمها الحقيقية لن تعود مرة أخرى و لكنها ستكون امرأة أخرى تشبهها تماماً ؟

başka biriyle yaşadığımı sana söylemem gerekirdi.
كان يجب أن أخبركِ أني كنت أعيش مع امرأة أخرى

Ama şimdi Sam'in neden başka kadınlarla yapamadığını anlıyorum.
لكن الآن اعتقد أن السبب في أن سام لن يكون ابداً قادراً على إنجاح الأمر مع امرأة أخرى

Yıllardır erken menopoz olduğu söylenen yumurtalık kanseri olan başka bir kadın tanıdım.
ثمة امرأة أخرى تعاني من سرطان المبيض وقيل لها لسنوات أن تلك أعراض مبكرة لسن اليأس.

Ancak yanında başka bir kadın görüyorum Atilla.
ولكن أستطيع أن أرى امرأة أخرى بجانبك، أتيلا.

Düşündüm de başka bir kadın bulsaydın mesela herhangi bir kadın.
.. كنت أفكر فقط لو كنت تستطيع العثور على امرأة أخرى أي امرأة

Tanya? başka bir kadın varmış. Frank yalan söylememiş.
تينا لقد كانت امرأة أخرى فرانك أخبرنى بالحقيقة

- Beni burada bırakamazsınız yol boyunca başka bir kadın yok.
لا يمكنك أن تتركيني هنا فحسب لا يوجد امرأة أخرى لمسافة أميال

Önce benimle seks yapıp sonra da başka bir kadınla buluşma ayarlayamazsın bana.
لا يمكنك أن تمارسي الجماع معي وبعدها تجهّزي موعداً لي مع امرأة أخرى

Onunla yattım, ama yatağa gittiğim kadınla değil başka bir kadınla uyandım.
نـمت معها ولكـن .. ذهـبت للسرير مع امرأة واستيقظـت مع امرأة أخرى

Kapıyı açtığımda babamın başka bir kadınla ilişki yaşadığını gördüm.
عندما فتحت الباب وجدت والدي يقيم علاقة مع امرأة أخرى

Anno, eşcinsel evliliğe karşı, veya eskiden karşı olan, eski bir polis ve Anne, başka bir kadınla birlikte yaşayan bir mühendis.
وهو شرطيٌّ سابق وضد، أو كان ضد، زواج المثليين، وآني، وهي مهندسة تعيش في شراكةٍ منزليةٍ مع امرأة أخرى.

Babamın hayalinde, başka bir kadının varlığını keşfettim.
اكتشفت الآتي: في مخيلة أبي توجد امرأة أخرى

Seni anneme karşı koruduğuma inanamıyorum. Sen başka biriyle yatarken..
لا أصدّق أنّي دافعتُ عنك أمام والدتي في حين أنّك كنت مسافراً وتنام مع امرأة أخرى

Hiç olmazsa artık boşandığına göre başka kadınlarla seks yapabilirsin.
حسنٌ، على الأقل بوسعك مضاجعة أيّ امرأة أخرى الآن وقد تطلقت، صحيح؟

Tabii ki, sonra o kadını atlatmak için başka bir kadına ihtiyacın olacak.
وبطبيعة الحال بعد ذلك للحصول على تلك المرأة تحتاج إلى امرأة أخرى

(Alkış) Birkaç ay sonra bir başka kadın bankaya geldi, Kerabai.
(تصفيق) بعد عدة شهور، حضرت امرأة أخرى إلى البنك، تدعى كيراباي.

Bilirsin işte,diğer kadın işi hep kötüdür.
ولكن تعلمين،مسألة امرأة أخرى يبدو مقززا

Benim yaşımda, böyle bir vücuda sahip başka birini tanıyor musun?
أتعرفنَ امرأة أخرى غيري في مثل عُمري بمثل هذا الجسد؟

Hiçbir kadını seni beklediğim kadar beklememiştim!
لقد انتظرتُكِ أكثر مما انتظرتُ أية امرأة أخرى

Kadın şüphelinin eşgaline uyan sen ve başka biri daha var.
أترين أنت و امرأة أخرى فقط قد تطابقت مع الوصف الجسدي للمشتبهة

Eğer başka bir kız olsaydı bir saat önce kalkıp gitmiştim.
سأخبرك بشيء، إن كانت أي امرأة أخرى.. لكنت خارج هنا منذ ساعة

Siz mutlu olmayı, tüm kadınlardan daha çok hak ediyorsunuz.
أكثر من أي امرأة أخرى أنت تستحقين أن تكوني سعيدة