| Annen boşandığı zaman babandan şirketin yarısını almış diye duydum. | Open Subtitles | عندما تطلق والدك الحقيقى و امكِ اخذت امك نصف الشركة |
| Annen de üzgün, ama bütün gün yatakta değil. | Open Subtitles | ..امكِ حزينه أيضاً لكنها ليست في فراشها طوال اليوم |
| Sen banyodayken, Annen ezik olduğumu düşündüğünü söyledi. | Open Subtitles | عندما كنتِ في الحمام امكِ قالت انها تعتقدني فاشلاً |
| Sen de Annenin senin duygularını önemsemediğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | وانتِ تظنين ان امكِ تهتم بنفسها اكثر من إهتمامها بكِ |
| Beni dinlemeyeceğini biliyordum. Bu yönün annene çekmiş. | Open Subtitles | عرفت انكِ لن تستمعى الى ّ انتِ تشبيهن امكِ فى ذلك المجال |
| Bu fotoğrafla Anneni bulmak için ilan vereceğini söylememiş miydin? | Open Subtitles | التى قلتِ انكِ ستنزلين اعلان بها لتراه امكِ |
| Git ve tarihi kutla. - Annenle vakit geçir. - Ortadan kaybolmayacağına söz ver. | Open Subtitles | لا تحتاجينني ، اذهبي واحتفلي واقض وقتاً مع امكِ |
| Buraya gel, bebeğim. Annen sadece sana sarılmak istiyor. | Open Subtitles | فلتآتي هنا يا عزيزتي امكِ تريد أن تضمكِ فحسب |
| Annen yemeğe yetişmeye çalışacağını söyledi. | Open Subtitles | امكِ اخبرتنا انكِ ستعودي الى المنزل بوقت الأفطار فقد اتينا مسرعين |
| Şimdi olmaz, tatlım. Annen zıvanadan çıkmış durumda. | Open Subtitles | ليسَ الأن عزيزتي, امكِ في حالة غضب عارمة. |
| Canım, sen söyleyecekmişsin. Güzelim, Annen sana ninni söyleyebilmek için eve erken geldi ama. | Open Subtitles | عزيزتي, امكِ اتت مسرعه لكي تغني لك قبل النوم |
| Aslına bakarsan, hiç alakam yok. Seni adadan çıkarmam için, beni Annen kiraladı. | Open Subtitles | ابداً, في الحقيقه امكِ استخدمتني لأخرجكِ من الجزيرة |
| Öyle konuşmuyor. Annen size biraz acayip anlatmış. | Open Subtitles | هي ليست كذلك , امكِ دائما تقلدها بطريقة غريبة جداً |
| Annen şükran duası edebileceğimi söyledi. | Open Subtitles | قالت امكِ بأني استطيع بأني استطيع قول التبريكات |
| Annen ne söyledi? | Open Subtitles | اعلم انتِ تريدي ان تفعلي شيء صائب الان ماذا قالت امكِ حول ذلك؟ |
| Annen yüksek zekâ seviyesine sahip birisiyle evlendiği için şanslı. | Open Subtitles | إن امكِ لمحظوظة بحق لزواجها من إمبيتشيلي |
| Bana, Annenin küllerini dolaba mı arabaya mı koymanın daha iyi olacağını mı soruyorsun? | Open Subtitles | أنتِ تسأليني رأيي أين يجب ان تضعي رماد امكِ سواء في الخزانة أو السيارة؟ |
| Açık konuşmak gerekirse, ...tek bildiğim, ne zaman Annenin yakınlarında olsam, ...içimde bir his belirirdi. | Open Subtitles | لاكون صريحاً اعلم فقط انني عندما اكون بجانب امكِ اشعر بهذا الشعور |
| Annenin buraya dönmemeye yemin ettiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلمين انَ امكِ نذرت انها لن تعود ابداً؟ |
| Jordan'ı annene bırakırız, biraz yetişkinlere özel bir tatil olur falan? | Open Subtitles | يمكننا ترك جوردن مع امكِ ونقضي قليلا من وقت الكبار |
| Anneni aramana yardımı olması için biraz fazla koydum. | Open Subtitles | وايضا وضعت فيه بعض النقود الاضافيه لتسخدميها فى العثور على امكِ |
| Annenle yatmadı, eğer düşündüğün buysa. | Open Subtitles | , انه لم ينام مع امكِ لو أن هذا ما تفكرين به |
| Merhaba, adım Christopher Chance. Beni anneniz gönderdi. | Open Subtitles | مرحباً, انا "كرستوفر تشانس" امكِ ارسلتني |
| Ve ben senin annenim. | Open Subtitles | اجل وانا امكِ |