"انا اقول" - Translation from Arabic to Turkish

• söylüyorum
• diyorum
• dedim
• söyleyeceğim
• söyleyeyim
• Ben derim
• söylerim
• benden söylemesi

Sana söylüyorum, bu sefer sana daha iyi bir şey almalı.
انا اقول لك سوف يكون من الأفضل ان تشتري شيئاً ما

Ben sadece bugünün Jordi'nin günü olduğunu söylüyorum onun için orada olmamız gerek.
انا اقول أن اليوم هو عن جوردي فقط علينا أن نكون هنا لأجله

Altınları şimdi bölüştürelim diyorum, Böylece, herkes kendi payını taşır.
انا اقول ان نقسمه الان وهكذا كل واحد يحمي حصته

Bizi tedavi etmek istiyorlar. Ama ben size, tedavi biziz diyorum.
هم يريدون علاجنا و لكن انا اقول لهم باننا نحن العلاج

Arkadaşlarım Gabby der dedim. Cleaver: Yanıyor.
انا اقول اصدقائى ينادونى غابى اهلا اهلا هذه فران

Bak sana ne söyleyeceğim, tüm işi gören şu kadarcık kan.
انا اقول لكم يا اخوانى القليل من الدم هو ما سبب هذا الطعم

Size şunu söyleyeyim, bu şey gerçekten uçtuysa, bunu başaran ekiple görüşmeyi gerçekten çok isterim.
انا اقول لكم , إذا كان هذا الشيء طار حقا , أحب تأكد من التحدث مع فريق وراء ذلك.

Ben derim ki, bir çiçektir aşk, ve sensin onun tek tohumu.
انا اقول ان الحب ,هو وردة و انت فقط بذورها

Pekala, bir dahaki sefere senin sadece burada saklandığını söylerim
حسنا، في المرة القادمة انا اقول لها انك تختبيء هنا

Senden karar vermeni istemiyorum sana ne yapacağını söylüyorum.
جراهام.. انا لا اطلب منك اى قرار انا اقول لك ما يجب ان تفعله

Hastalarım da öyle. Beden duruşu için kötü olduğunu söylüyorum.
- وكذلك مرضاى, انا اقول لهم انها مُضرة على الظهر

Eğer dövüşürken bir planın varsa, uygula. Sana söylüyorum, kazanacaksın.
إذا كنت تخطط للفوز هذه فرصتك ستفوز ، انا اقول لك

Gerçeği söylüyorum. Demin vampirlere inandığınızı söylediniz.
انا اقول الخقبقه,لقد قلت انك تؤمن بمصاصي الدماء

Sayın Yargıç, yumuşatarak söylüyorum Alkadraz insanları delirtiyor.
سيدى القاضى انا اقول بالمعنى المجرد ان ألكتراز يدفع الناس للجنون

Ben sadece çok tutarlı olursa geri adım atamazsın diyorum.
انا اقول انه لا يمكنك ان تجعل العوائد متسقة جداً

Ben buna lezzet kuralı diyorum.
انا اقول دوما .. النكهة هي الحكم في كل شيء

Hemen hemen her açıdan diyorum, çünkü hiçbir açıklama getirilmeyen bir konu hala mevcut.
و انا اقول معظم النواحي لأن هناك جانب من هذه القصة لم يلقوا عليه الضوء

dedim ki, burayı Kübalılara bırakın ve siktirip gidin!
انا اقول , اتركوها للكيوبيين واخرجوا منها

Şöleni görmek için ne gerektiğini söyleyeceğim.
انا اقول لكم ما يلزم ل تمرير مجال لرؤية عيد.

Neden kendimi iki kat daha boktan hissettiğimi söyleyeyim çünkü geçen gün 'Memorabilia' gösterisine gitmiştim ve sana hediye almıştım.
انا اقول لكم لماذا شعرت حتى تافه، لأنني ذهبت إلى متجر تذكارات واشتريت لك هدية.

Ben derim ki, yaşayıp, yaşamamak umurunda olmayana dek hiçbir şeyi doğru yapamazsın.
انا اقول انك لا تستطيع فعل شئ جيد حتي تصدق انك غير مهتم ان كنت حي او ميت

benden söylemesi, bu senaryo senin hayatını değiştirir.
انا اقول لك السيناريو سيكون لعبه التغيير بالنسبه لك