| gerçekten bilmiyorum. Granit ve bazalt tabakasının altında demir magnezyum çekirdeği ve sulfid ve oksit kabuğu vardır... Erimiş nikel demirin dış katmanı... | Open Subtitles | انا حقاً لا اعلم لابد انك فقدتيه عندما كنتي تصعدين من الجرف |
| gerçekten çekip gitmene izin veremem, değil mi? | Open Subtitles | انا حقاً لا أستطيع تركك على قيد الحياه,أليس كذلك؟ |
| gerçekten bilmiyorum, beni öldürmen gerekmiyor, bırak gidiyim. | Open Subtitles | انا حقاً لا اعلم، قتلي لن يفيدك بشئ دعني اذهب انا حقاً لا اعلم |
| veya belki de, belki de kendi sesleri vardır. gerçekten bilemiyorum. | Open Subtitles | او ربما هن, ربما لديهن صوت انا حقاً لا اعرف |
| Bana bunları sormandan gerçekten rahatsızlık duyuyorum. | Open Subtitles | انا حقاً لا اشعر بالراحة عندما تسألني عن ذلك |
| Leo, gerçekten bu tarz şeylerden konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | يا ليو , انا حقاً لا احب ان اتكلم عن هذه الاشياء |
| gerçekten yapamam. Bir işin tam ortasındayım. | Open Subtitles | انا حقاً لا استطيع انا الآن في وسط شيئاً ما |
| Onu gerçekten suçlayamam, değil mi? | Open Subtitles | . انا حقاً لا استطيع ان ألومه ، كما تعلمين |
| gerçekten ben onun yüzünde onu başımdan savmak için bir sebep göremiyorum. | Open Subtitles | انا حقاً لا اشعر بأنني بحاجة الى ان اواجهك بهذا |
| gerçekten tekrar polisi aramak istemiyorum. | Open Subtitles | انا حقاً لا اريد بأن اتصل بالشرطه مره اخرى |
| gerçekten senin için düştüğünü düşünüyorum. | Open Subtitles | كما تعلمين انا حقاً لا اعتقد انه سقط بالنسبة لكي |
| Özel hayatını bilmek istemiyorum dostum. gerçekten istemiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | لا ياصديقي لا اريد ان اعرف حول حياتك الشخصية انا حقاً لا اريد ذلك .. |
| Trevor, bunun senin hatan olduğunu düşünmedim. gerçekten öyle düşünmedim. | Open Subtitles | تريفور, لا اعتقد بأن ذلك خطأك انا حقاً لا اعتقد بأن ذلك خطأك |
| Tetiği çektiğimizde neler olacağını gerçekten bilmiyorum. | Open Subtitles | انا حقاً لا أعلم ماذا سيحصل عندما نسحب الزناد |
| gerçekten bilmiyorum. Git ve Ho Wing Keung'u ara. gerçekten bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | ابحث عن يونغجيانج، انا حقاً لا اعلم |
| Her şey çok kaotik sanki. Bilmiyorum, gerçekten. | Open Subtitles | كل شيء فوضوي جداً، انا حقاً لا أعرف |
| Buna hazır olduğumu gerçekten düşünmüyorum. | Open Subtitles | انا حقاً لا أظن انني جاهزة لذلك |
| Tanrım gerçekten yapamam. | Open Subtitles | . رباه , الأن انا حقاً لا استطيع |
| Anne, bu konuyu gerçekten konuşmak bile istemiyorum. | Open Subtitles | امي انا حقاً لا اريد ان اتحدث بخصوص هذا |
| gerçekten bunu yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | انا حقاً لا اريد ان احتاج لفعل ذلك |