| o ve ben para kazanacağız ve sizin avukatınız da. | Open Subtitles | انا وهو سنأخذ حقنا من النقود ومحاميك سيأخذ اتعابه منك |
| Barry seninle nişanlıyken, o ve ben bir şeyler yaşadık. | Open Subtitles | عندما كان باري مخطوبا لك انا وهو فعلنا شيء بسيط |
| Doğru ama tam öyle değil, o ve ben özeldik. | Open Subtitles | صحيح، لكن لم يكن وكاننا انا وهو نملك علاقة قوية |
| Onu her yaz boyardık. Sadece o ve ben. | Open Subtitles | انه كان نظيف للغاية لأننا كنا ندهنه في كل صيف انا وهو فقط |
| Bu nedenle şarkı sözlerini ben ve o yazarız. | Open Subtitles | لهذا انا وهو نكتب الاغاني ونلحنها كفريق |
| Hey, dinle, Köfte işinden izin aldı, o ve ben gidip bir iki bira içeceğiz. | Open Subtitles | اه , اسمعي , ميتبول اخذ اليوم عطلة من العمل لذا انا وهو سنذهب لإحتساء كأسين من البيرة |
| Solucan, Sayın Yargıç, sadece beş dakika o ve ben başbaşa! | Open Subtitles | خمس دقائق فقط من فضلك يا سيادة الدودة انا وهو علي انفراد |
| Annen ayrıldıktan sonra o ve ben asla konuşmadık. | Open Subtitles | انا لا اعلم انا وهو لم نتكلم بعدما توفت امك. |
| Yıllar sonra, o ve ben uzlaşacağız. | Open Subtitles | بعد عده سنوات ، ساتصالح انا وهو |
| Otur dostum. Fazla aceleci olmayalım. o ve ben biraz düşünelim. | Open Subtitles | اجلس , دعنا لا نكون متهورين انا وهو نجب ان نفكر . |
| Dünyada en sevdiğimiz yerde sadece o ve ben. | Open Subtitles | فقط انا وهو ومكاننا المفضل على الارض |
| Bizler özgürlük savaşçılarıyız, o ve ben. | Open Subtitles | نحن مقاتلين احرار انا وهو |
| o ve ben birbirimize çok yakındık | Open Subtitles | انا وهو كنا قريبين جدا |
| Yok hayır! o ve ben birbirimize bağlıyız. | Open Subtitles | لا, انا وهو متصلين |
| Sadece o ve ben. | Open Subtitles | . انا وهو فقط |
| Bu... o ve ben... | Open Subtitles | انا وهو |
| Hayır,memur bey. Sadece ben ve o vardı. | Open Subtitles | لا ياسيدي لقد كنت انا وهو في الخارج فقط |
| Yaz boyu sürdü, sadece ben ve o. | Open Subtitles | استمر الأمر طيلة الصيف انا وهو فقط |